Bir şeyler oldu Şiiri - Sebahattin Kömürlü

Sebahattin Kömürlü
820

ŞİİR


3

TAKİPÇİ

Bir şeyler oldu

"İstanbul da birşeyler oldu"
Bir şeyler oldu istanbulda.
Utanmazlar utandı mı.
Ki.
"Milletle inatlaşılmaması gerçeğini öğrendik " de dedi.
"Seçmenin tekrarladığı ders"
"Yanlış yönlendirilmiş cumhurbaşkanı "
"Ahlakî çöküntü "
"Sisimi diyecegez, imamoğlu mu diyecegez" de deydi cumhurbaşkanı.
Kim hesap soracak.
Kim,
Kimden hesap soracak.
Bir sürü alçak,
Bir sürü dangalak,
Bir sürü hain.
Ve,
Adamın biri de dedi ki "görüşmeye hazırım"
Neyi görüşecek bu hainlerle.
Eğer, iplerini pazara çıkaramayacaksa ,
Vaatlerle mi kandırıldık yoksa,
Bir daha mı yürüyeceğiz aynı yollarda.
Bir daha mı çarmıhlara gereceğiz ruhumuzu,
yoksa
Bitmedi mi bunca aldatmaca, hile yalan.
Yeni bir rahmet yağsa bu topraklara,
Kurtulsa bu zulümden yılan, solucan, böcek.
Bir derin nefes alsa doğa.
Yeniden canlansa dağlar, kırlar, bayırlar, ovalar yaylalar .
Yeni bir dansa başlasa keçiler kayalarda.
Yok yoksa
Bitmiyecek mi bunca kahpelik .
"Gittiler devletin valisine "it" diyen birini seçtiler " dedi.
Devrin içişleri bakanı.
Bu bakan ki,
"Eğer tüyü bitmemiş yetimin hakkını sormazsam namerdim, namerdim." Diye haykırıyordu iktidara.
Değil mi.
Ne oldu da bu iç işleri bakanı oldu?
Bilen var mı söylese.
"Sen soysuzsun, soysuz" dediği ile de,
Kol kola geziyor gündüz gece.
"Cumhur ittifakı" ıymış,
İşte böyle bir düzlemde,
Memleket denen satıh üstünde,
Boşaldıkça boşalıyordu köyler.
Fakirleşiyor kasabalar,
Yakında, fındıkta ithal edilir belki,
"İstanbul'da teklersek, türkiyede tökezleriz "
Ne demek?
Ne demekse,
Dedi başkan.
Adamın biri dedi ki, hemde meclis kürsüsünden
"Devleti parsellediniz, hesabını veremediniz.
Bunlar beceriksiz, bunlar oportünist.
Siz, siyaseten kadir kıymet bilmezsiniz.
nankörünüz.
İşkence sizin işiniz,
hainler mezarlığı sizin icadınız.
Zulm ediyorsunuz ve zalimsiniz.
o, ne derse onu yapıyorsunuz.
Kula kulluk ediyordunuz.
Allah'a kulluk etmiyorsunuz.
"Ocaklarına lav taşları düşsün" diyor insanlar size"
Dinledi meclis.
Utanmadan sıkılmadan.
Altıyüz millet veklili.
Dinledi.
Bu, adam gibi adamı.
Yüreklere umut serpti.
Bu korkusuz yürek.
Ve bir köpek havladı,
"Satılık kalemler.
Istanbul ehline teslim edilmemiştir." Diye.
Ehil, neydi?
Bunu söylemedi.
"Kırmızı bültenle arandığını bilmiyorum" dedi.
74 kişinin katili.
Tv lerde beyanat veriyor, ama,
Başkan bilmiyor katilin arandığını.
Ehil ne.
Gelde yaşa ...
Bir belediye çalışanı,
Elinde mikrofon.
Arkası dolu.
Meydan okuyor belediye başkan adayına.
Bu muydu ileri demokrasi?
Yoksa,
Bir büyük bataklıkta,
Batıyormuydu demokrasi.
Japonya'da anlattı hayat hikayesini başkan.
Dedi ki,
"1999 yılında nokta konulmak istenilen hikayemiz,
Daha güçlü, daha dinamik, bir kodro ile yeniden dirildi "
Dirilmek böyle bir şeydi.
Reenkarne oluyordu. Kıyameti beklemeye ne gerek var.
Koca bir ülkeyi şikayet ediyordu. Başkan.
Tuhaf mı? Tuhaf.
Daha tuhafı,
Turump denen vampir
Övgüler dizdi dangalaklara.
"Holivud yıldızlarına" benzetti türk zevatını.
Damat gülüyor.
Morarmış gözünün morluğu gitmiş.
Biliyormuydu turump durumu.
Beraatın neden dayak yedigini.
Yoksa bu yüzden mi benzetti bizimkileri aktöre.
Birer oskar verseydi ya.
Ne güzel olurdu.
S 400'ü alacağız dedi başkan.
"Birşey demedi dedi trump "
Demeyecek mi vampir.
Bakalım.
Gün doğmadan neler doğar.
"Senden de petroit alırız" dedi herhal. Başkan.
Para çok bizde.
Takma kafana.
Kefen paramızı da sürdük piyasaya.
Sıra geldi kız erkek ayrımına.
Zina serbesti, amma,
Kız erkek nasıl yan yana oturur aynı sırada.
Müslüman bir ülke bura.
Olurmu yahu.
Bu puştların çoğu,
Kaynanasına sulanmakta.
Ama müslüman.
Müslüman dı bunlar müslüman olmasına, da,
"Bi kereyle bi şey olmaz" diyen,
Bayan bakanda bunlardandı.
Bu kadardı bunların müslümanlığı.
Oysa,
Bunların katlini vacip kılıyordu müslümanlık.
Anlıyana...
Ve başkan dedi, "faizi düşür dedim, düşürmedi. "
Nasıl olur "faiz" dinlemez başkanı.
Dinlemezse başkanda alır görevden başkanı.
Ne çok başkan var.
Başkanlar yemeye başladı başkanları.
Ve dolar denen puşt birden fırladı.
Sanattı bu.
Bu bilinmiyen yep yeni bir sanattı.
Dolar yükselsin zam yap,
Dollar düşsün dolar al.
Dolar yükselsin dolar sat.
Emme basma tulumba.
Al sat, sat al.
Soy milleti yan gel yat.
"Benim dedemden çaldılar,
Sıfırı benim dedem buldu.
Bu uzay bilimleri falan,
Hendesesi, mendese.
Benim dedem." Dedi.
Bu adam millet vekili.
Bu da ne ki,
"Cahillik çok güzel bir şey dedi." Profesör.
Davutoğlu meydan okudu, başkana.
"Adalet " dedi . Vampir.
Bu vampir,
Bu vampir aldatmıştı başkanı.
"Osmanlı hinterlandı"
Doktora tezi falan.
Dış işleri, başbakan.
Bu zevat böyle aldattı başkanı.
Başkanın suçu yok ki.
Bi de,
Birden bire,
Yeni bir dölü çıktı bülentin .
Az önce ders veriyordu
"Edepsizler" diye.
Belkide bu yüzden fuhuşu serbest bıraktı alçaklar.
Size ne adamın aldığı ekmek parasından.
Kıskanmayın "edepdizler"
Sahi, niye bu adamın aldığı paraya taktılar kafayı.
50 tl zam neyine yetmiyor ki.
Adamın milyarından sana ne.
Aş verdi, iş verdi, oy vermedin.
"Ey hain"
"İlletsin" sen, zilletsin" sen
Tusak aldı bu kelleler vicdanını.
Alıştın kanını emjirmeye,
Bu vampirler doymazlar ki kana.
Kanın kuru du da,
Uzatıyorsun boynunu hala.
S 400 ler gelmeye başladı,
Uçaklar dolusu.
Bu sevinç, bu göz yaşı niye?
Hangarlara dolduruldu s 400 denen borular.
Para çok ya.
Al koy bi kenara.
Sakla samanı gelir zamanı.
İflaslar artmış, memleket batmış,
S 400 ümüz var. Ya.
Neyine yetmiyor.
Avun, bununla bir süre.
Birinci takım, ikinci takım.
Takım takım geliyor s400ler.
Bu s400ler var ya, bu s400ler,
Turumpu bile susturdu bu s400ler.
Konuşan adam, konuşmaz oldu.
Türkiye'ye meydan okuyordun hani.
Konuş sana.
Bu s400ler hangarda bile,
Korkuttu adamı.
Ne zaman kurulacak bu s400ler.
Belli değil.
Olsun.
S400ümüz var ey ahali.
Böyle ne hikayeler gördü bu topraklar.
Uçak vermiyormuş abd.
"Bizde kendimiz yaparız" dedi. Biri.
Biz, var ya biz,
"Ay'a otoban bile yaparız" desek, bize inanırlar. Deyenlerdeniz.
Sandalyenin bacağı kırılır mı,
Kırıldı milyonluk sandalyenin bacağı.
Bu sandalye,
Düşürdü adamı.
"İsraf" dedi. Başkan.
İsraf ki milyonluk sandalyeye oturmasını bilmiyen biri,
Nasıl oturdu bu sandalyeye.
Bu sarayda,
Ejder suyu içti mi, bu başkan.
Bu yüzden mi çöktü bu sandelye.
Bu nasıl başkan olur?
"Bir şeyler, yoksa bile, bir şeyler var"
"Oylar çalındı"
Tüm bunlara rağmen, başkan olrsan,
Taşıyamaz seni saray sandalyesi,
Kırılır.
Resimler gösterdi başkan, birleşmiş milletler toplantısında,
Birleşmiş milletlere.
"Filistin toprakları, falan filan" dedi.
Dinledi birleşmiş milletler, başkanı.
Tüm kanallarda baş haber.
Şehit oluyodu mehmetçikler dağlarda.
Teröristler öldürülüyordu.
Velhasılı,
Dünya denen yuvarlak,
Dönmeye devam ediyor.
Dönekler,
Öyle bi döndü, ki,
Döneklik bile şaşkın.
Bu, Nasıl bir dönme idi ki ,
Aynı anda, bin kere döneklik yapabiliyor dönek.
"Öyle demedim, böyle dedim" dedi.
Öyle, dediği neydi?
Böyle dediği ne?
Biz de, bu dönekleri seyrediyorduk,
Gündüz gece.
"Halifeliğin verdiği sorumlukla"
Haraket ediyorlardı.
Halilfelikte neyin nesiydi,
"Laik" cumhuriyete?
Laikliğin "li" ğ kalmıştı,
Aslında,
Dalga geçiyordu kadın,
"Beni bu kuyudan çıkar " diye,
"Cumhuriyeti yıkacağız " dediğinde,
Bitmişti laiklik.
Oyuncak oldu dillerde laiklik.
Yep yeni paket açıkladı bilal .
"Ekim eylulden, kasım ekimden, aralık kasımdan " dan, dan
"Daha iyi olacak " dedi.
Ve,
Pat pat patladı zamlar, ard ardına.
Enflasyon düşmüş müş .
Büyüme yükselmiş, iş sizlik azalmış.
Mış mış da mış.
Haberlerde cinayet,
Millelet vekili suskun.
Dokunulmazlığı var adamın.
Vururda, vurdururda.
Dokunulmazlık bu, borumu sandın.
Ve başkan, dedirtti birine,
"Elli artı bir, çok. Kırk artı bir olsun"
Diye.
Dedi ya diyen,
Başkan, hiç bilmiyormuş gibi,
"Meclis" dedi.
Bi de, bi meclis varmış gibi,
Konuştu olmıyan mecliste.
Ama ne konuşma.
"Bir-lik" dedi. "bera-ber lik" dedi
Daha bi sürü şey dedi.
Dedi.
Dedi.
Olmayan meclis yedi.
Ayakta alkışlamalar,
Ayağa kalkmamamalar.
Bir sürü ler, lar.

Sebahattin Kömürlü
Kayıt Tarihi : 19.10.2019 15:56:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!

Sebahattin Kömürlü