Bir şey var daha - Garip Çoban

Azrail ölüm ile hayat aşk ile büktü belimi, sevenler nasıl dayanır.
Estağfirullah ile devrile devrile, her kuşluk vakti dinliyorum o şarkıyı dualarla.
Nasıl inandıysa insan öyle yanıyor nefsiyle.
Ey sevgili!..
Yılların alnıma çektiği çizgi, nereye götürdü.
Bir şeye ait olduğunu anladığında, aşk yolunu bilemez, yine şaşırır kalır.

Bu feryat hangi mevsim takdiri.
Gönül bu hak ediyor çile çekmeyi.
Aşkın simgesi inşirahın miracı ise.
En güzel olan Allah aşkından b/aşka ne varsa can çekişmeden ibarettir.
İki zıt kutbun arasında kalır aşık olan.
Kimse bir köşe durup izlemez kafa kafaya verip kendini.
Kendinle yüzleşmek en zoru olsada.
Yalnızca bir gece miraç tadında bir duaya muhtaç ruhlarımız.

Taceddin Tekkesinde bir kabirtaşının bir parçası olmak.
Hacı Bayramda sabrı öğrenmek.
Arvasi’de adam gibi bir adamı aramak.
Ali Semerkandi’de dizlerim tutmuyorsa.
Dikkat çekiyor mu hayat o çeşit yalnız bu çeşit aşk olsun.
Kendimi ifade etmenin farklı yollarını seviyorum.
Yalnızca bir gece miraç tadında bir duaya muhtaç ruhlarımız.

Alevden gömleğe sarmış kendini insan.
Ozan’ı dünyanın yalnızlığının yankısı alıkoyar olmuş.
Ana kucağından kalan kül ölçer olmuş yüreğini.
Bulamayacaksın sen onu.
Yorgun zamana eklenmiştir.
Ozan’ın gönül adımlarının maskesi yok.
Bunca satır bir cümle yapar.
Sen ne yaparsan yap, yaşadığın kadar Estağfirullah.
Yalnızca bir gece miraç tadında bir duaya muhtaç ruhlarımız.

Topla, çıkar, böl, parçala eşitle şems vakti tesbih namazıyla duslarını.
İnna lillahi ve inna ileyhi raciun deyince anlaşılır kim kimi ne kadar çok seviyor.
İnsan güzeli gösterme ve görmenin merkezidir.
Mevlasını seven, doya doya yar yüzünü görendir.
Neler neler büyümedi sevginin semtinde.
İnsanın insanda bir tercih olduğu belli.
Yönünü nereye dönersen merdivenin oradadır.
Yalnızca bir gece miraç tadında bir duaya muhtaç ruhlarımız.

Kimse bir köşe durup izlemez gönül penceresinden kendini.
Bülbül her yerde ötmüyor, ayıran felek dersen.
Kendiyle yüzleşmek en zoru.
Boylu boyunca yüreğin ayaz.
Belki seni görürsün diye.
Yağmurlar yağdıran aşkına adını yazar.
Kader bu belki azar azar.
Bazende susamışların suyu olan dolu gibi yağar.
Yalnızca bir gece miraç tadında bir duaya muhtaç ruhlarımız.

Bir avuçluk birşeyler ek senden.
O tepede bırak yuvarlan Başak veren tarlalara.
Sonra buna ihtiyacım yok dedim.
İşte üzgün b/akışlı kayıkçılar, sevgi(li)ye kürek çekiyor şems vakti dua dua.
Aşka götüren girdap aşırı zor.
Oradaysa beklenen!..
Güzel kızlar kötü otlardan temizliyor buğdayı.
Olan bir şey var daha.
Kentte olan öte yanda olan çiçeğin tazeliğini içine sindiremiyor.
İblis’cesine özlemini çeker olmuş insan insanı.
Yalnızca bir gece miraç tadında bir duaya muhtaç ruhlarımız.

Seni yine göreyim diye.
Buradan gidende gör gelmemiş olanı.
Şems vakti bir selam söyle Zöhre yıldızına bakıp b/akıp.
Kendimi aradığım ilham kaynağım yine insanlar.
Doğanın ve duanın gizli haritaları var.
Görmesi gerekene ilk manzara, boylu boyunca.
Pek çok farklı şey.
Memnuniyetsizlik bundandır g/özler doldu.
Her şey kinli bana yetimim diye.
Ve içimdeki yalnızlık öksüz.
Yalnızca bir gece miraç tadında bir duaya muhtaç ruhlarımız.

Bende derinliklere indi insanın g/özlerine b/akmak.
Dünyaya acımasızca b/akacak ne çok çocuk v/ar.
Bombalar düştükçe insan sevgiye sığınamadı.
Gözler doldu.
Doğdurur belki merhamet vicdanları.
Ve bizde öylesine yürek var ki.
Hicret ettikçe sevgiyle, güçlerini ölmeye yetecek aşk aşıklarının.
Taşıyorum kentimi Engin dalgalara.
Ben Bayram günü yoksullarla bayramlaşan meczup’um.
Yalnızca bir gece miraç tadında bir duaya muhtaç ruhlarımız.

Ellerinde çiçeklerle bayram günü kimsesizler mezarlığındaki beni arayan.
Duyguları kör olanların eleştirileri elbisesinden.
İnsanlar kabirlerde dinlenmek üzere toplanıyor.
Denizdeki dalgalarda köpük olabilmek için.
Yalnızca bir şiir mi yazmak gerek.
Eğer hırkasız derviş yada şair olabilseydim.
Deliler Şeyhi gibi en iyisini söylerdim.
Olmadı denilen yerdeyiz şems vakti.
Tek başına nikahımız kıyılıyor aşkla.
B/öylesine gereksiz dünyada nefsimize eceldir armağan.
Yalnızca bir gece miraç tadında bir duaya muhtaç ruhlarımız.

Mirasımıza şahitlik eder üçler, yediler, kırklar.
Yüzüğümüz tek rekatlık tesbih namazı.
Gece içinde sadıklık v/ar.
Ve bir bile g/özlerimizde semah eden sufi.
Aşk günün gözlerine dönüşüyor.
Ve Karadeniz oluyor.
Olmak istediğinden söz ediyor.
Aşıka dünya meydanı yetmiyor ki.
İşte insan neşelerinin diplerinde çürürcesine kürek çekenler sevgi(li)m.
Yalnızca bir gece miraç tadında bir duaya muhtaç ruhlarımız.
(Y.ed - Engin Demirci)