sevinç bürünmüş kızıllığına
çıkmış dünya turuna...
bir işçi kıza gamze olmuş
gülmüş dünya tüm cilvesiyle
Bir gonca güle durmuş o sıra
Yarışlara heyecan olmuş
coşku olup çoşmuş
özlem oluş kavuşmuş
sevi olmuş sevişmişte
ışığa balkımış doğa...
Mutluluk gülün kırmızılığındanmış.
sessizliğini giyinirmiş nedensiz
boğazlarda düğüm düğüm
yüreklerde bukağı olurmuşta
sinirleri gerilirmiş insanların.
yaşam, ölüme özdeş mi ne?
güçlü duyarmış çoğunlukla kendini
nara olmuş bir sarhoşun dudağında
bebek olmuş bir ananın kucağında
cesaretmiş bir askerin yüreğinde
utku olmuş bir savaşın sonucunda...
ekinler de hasat olmuş mu o sıra
sevin kalmış o askerin yüzünde...
yüreğinde cesaret dolu asker
mutluyum ben demiş
çünkü hakkım bu sevinç
dikmiş matarasını başına
içmiş içmiş
eee hak mı bu sevinç?
birden susmuş asker
dalıp düşünmüş asker
sevinç utanca durmuş yüzünde
utanç öfkeye gebe
sıkılmış bir yumruk gibi
sabır nedir? bilmez öfke.
sözleri gökgürültüsü gibi
demiş asker
-neden sevinçliyim?
neyi kutlamaktayım ben?
ne içindi,neyi çözdü bu savaş?
Utku benimse
neden gözlerimde yaş
neden ellerim kan?
sevinç niye çekildi yüreğimden?
bakışları yalvarışlar dolmuş
bakışları yağmur sicim sicim
sormuş asker
nedir utku
savaşmak mı bir hiç için.
hani nerede benimler savaşanlar
niye yalnızım ben?
ağlamış sonra asker.
Gece tünele ansızın giren tren gibi inmiş.
14/08/80
Metin YaltıKayıt Tarihi : 5.8.2004 23:37:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!