Bunca sevmekten sonra
İmkânı var mı unutabilmenin
Şiirden, aşktan, nağmeden yana ne varsa...
Öyle ki;
Günlerdir yorgunum, bitkinim.
Gecelerdir boğuşuyorum
Hep malum olagelen. yenilgilerimle sorunlarla.
Ama
Kelimeler bekliyor bıkmadan beni
Kalemimin ucunda sabırsızca,
Kafiyeler yorgun düşmüşler peşimde koşmaktan,
Şarkılar, ah o beni mest eden
Dede Efendi den,hafız Burhan dan
O çook eski şarkılar...
Usul usul beni çağırırlar şiire,
Kulaklarıma bir yalanı fısıldarcasına,
Beni kurtuluşa çağırırcasına,
Beni çağırır tambur ve keman
Beni çağırır piyano,
Bir sevgili edasıyla kanun
Beni çağırır hüzzam tellere dokunaraktan.
İmkânı var mı vazgeçebilmenin...
Bütün sorunlar duradursun,
Dursun ölüm bir kenarda...
Bekleyin kelimeler,
Bekleyin kafiyeler,
Size geliyorum...
Dopdoluyum...
03,02,1995
O masal dağında ünleyen gazal
Güz ve hasret yüklü akşam bulutu
Güz ve güneş yüklü saman kağnısı
Babamdan duyduğum o mahzun gazel
Ahengiyle dalgalandığım harman