İncebel'in, Kırmızıeniş'in, Çirkin tepenin eteklerinde. Kara Yüce dağının bağrında, yamacındaki Şema dağında kardelenler bir başka açar. Kar çiçekleri bütün cesaretiyle çıkmıştır kar kış demeden. Çiğdemler sapsarıdır. İnsanı büyüler. Çirkin tepenin eteklerinde kar çiçekleri, kardelenler meydan okur taşlara, kayalara. Yerde yorgan gibi boylu boyunca uzanan kara.
Mavi mavi nevruzlar, Sabun pınarının üzerindeki siyah saylardan fışkırır. Yağmur yağınca güneşin de vurmasıyla bir başka parlar; laleler,mor sümbüller.
Bize bu makaleleri, şiirleri köyümüzün bitmek tükenmek bilmeyen, başı pağre pağre pus, sisli, zaman zaman beyazlara bürünen zaman zaman mor sümbülleriyle mas mavi, zaman zamansa sap sarı çiçekleriyle insanı büyüleyen dağları yazdırır.Düzlüklerinin insana verdiği umut yazdırır.Karagöl köyünde açan akasyalar, iğde ağaçları ve bu kokuların inasnı büyüleyen berrak kokusu yazdırır. Dağ ve köyün içindeki pınarların soğuk suları yazdırır.
Kısacası seveni, sevileni, herşeyiyle bizi söyleten. Bizi zaman zaman var eden, zaman zaman işimizi gücümüzü terketmemize sebep olan bu sevgi yazdırır.
Kimi zaman işimizi gücümüz terk ederiz bahar havalarında. Kendimizi bırakırırız baharın o güzel havalarına. Bağzen bir arının çiçekde dans edişi, bağzen bir kuzunun meleyip koşması yazdırır.
Ne taze ölüyü mezar.
Ne de şeytan, bir günahı,
Seni beklediğim kadar.
Geçti istemem gelmeni,
Bu şiir ile ilgili 0 tane yorum bulunmakta