Bir Şef’e Serenat – 1

Habibe Merih Atalay
496

ŞİİR


9

TAKİPÇİ

Bir Şef’e Serenat – 1

Aşk tanrısının bile annesi
Savaş tanrısı Mars’a teslim olmuştu*

Adıma yüklenen bir çok anlam var:
Bir: bir şeye karşı yapılan
Ortadan kaldırma yok etme uğraşı: Kavga
Diğer bir anlamı: Gezegen’liği adımın
Bir diğeri de: Tavla’da birinin
Öteki oyuncu hiç pul alamadan
Kendi pullarının hepsini alarak
Oyunu bitirip iki sayı kazanması

Bir oyun oynamıyorum ben
Ama..

Karşımda bir oyuncu da yok.. ama..

Bir oyundaymış gibi sanki
Bir oyuncu varmışçasına karşımda
Bir tek pulunu alamadan
Almasına da zaman bırakmadan
Oyunu bitirip toplayarak tüm pulları
Kazandığımı sanıyorum
Hem de iki sayı

Söz söyleyemeyecek duruma sokup karşımdakini ve de..
Aslında.. hepten
Mars oluyorum. Meselâ..

Oyunu yitirip
Sözel finişi göğüsleyen gezip tozmalar
Hissiyatını bitirip
İnişe geçiyorum

Gezip geldim ama eksiltmedi hiçbir şey
Sana olan tutkumu
Düşünüyorum. Evet..
Bile bile bir işe girişeceğim şimdi de
Olumlu sonuçlanması kuşkulu olan
Bir kumar oynayacağım
Olmayacak bunda da kimsenin
Ne sevabı ne günahı

O lezzetli elmalardan yemişiz ya bir kez
İlk günahımız neyse
Son sevabımız da o olur kuşkusuz ya
Yasaklanmış bir meyve olduğundan mı
Bugün hâlâ çok sevişimiz elmayı?

Hâlâ?
Hâlâ mı?
Hâlâ mı! ?
Hâlâ!
Evet.
Hâlâ!
Hââlâ!
Of!

Sıkıcı.
Çok sıkıcı!
Çok ama çok sıkıcı.
Çok ama çok ama çok ama çok ama çook s ı k ı c ı!

Ritimci misin?
Anlar mısın ritimden?
Ne anlarsın?

Bak
Çok büyük bir belâ gelmek üzere başına
Ya onu hemen işin başında bertaraf etmeli
Ya da sahip çıkmalı okşayıp başını
Sarıp sıkı sıkı hoşgörüyle sevgiyle
“Sevgili baş belâm benim” demeli
Ki dersen eğer “Sevgili baş belâm benim! ”
Sessizce kıvrılacak dizinin dibine ya da
Uyuyacak mırıl mırıl göğsünde

Ritimciysen eğer
Ve gerçekten anlıyorsan ritimden..

Ritimden ne anladığını söyle bana gerçekten
Ey sır kapısının anahtarcı başı!
Bana ver kendinden bir anlam da
Senin kapını hiç olmazsa
Deneyeyim zorlamadan açmayı
İlk kez
Bir kez ya da
Tek bir kez..

Ama bundan ötesi olmuş olmamış
Onurumuzdan fedakarlık etmeye değmez**

Yöneticisini beynimizin beslermiş iki kaynak
Bir ne düşündüğümüz iki ne hissettiğimiz
İkisi arasında sıkışmaksızın
Karar verebildiği ölçüde
Başarıyla yönetirmiş yöneten beyin
İnsan ilişkilerinin tehlikelerinden etkilenir beyin
Nasıl olduğunu bunun düne oranla
Daha iyi biliyoruz bugün her zamankinden
İyi bir şey olsa gerek bu da ha?

Başarı sorumluluğu olanların ihtiyacı olan şey
Bilgi değil midir zaten:
Her birey
Her grup ve her koşula özgü farklılıkların bilgisi?

Kutlanılır bir hayatın olduğuna tanık oluyordum
Belki de kaçıncı kezdir
Gözlerimin önünden geçerken sen
Selviler caddesinden

Bilmem kaçıncı kezdir
İlginç gelir hep bana böyle kutlanası
Erkek fenomenlerin oluşu etrafımda
Küçük bir göz teması kurulur
Anlamlandıramam
Fırtına vadisine yöneltir beni onunla
Neden bilmem dokunmak isterim
Bir bebek merakıyla
Bilgisini içeriğime tadarak almak isterim

Ve bu yaklaşımım
Pek çoğuna tehlikeli gelmiş
Annem gibi “Yasak! Hayır! Elleme! ”
Dedirmiştir durmadan evrenimdekilere
Beni mi korumaktır dertleri yoksa kendilerini mi
Hangi itkiyledir ki bilinmez
Kırmızı kart uyarılarım çoğunluktadır
Her maçtan atıldım da belki de çoktan
İşte böyle can sıkıntısından
Ne yaptığımı yapacağımı da bilmezleşebiliyorum
Bazen

İşte
Dilersen hiç tanımadığın bu kadından
Aldığın bu teması bir yerine kaydet
Dilersen de sonsuzca kaybet
Benliğinin önsözünden

Habibe Merih Atalay
Kayıt Tarihi : 4.9.2009 20:15:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Hikayesi:


* Aşk İksiri (Opera) ** Ömer Hayyam

Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!

Habibe Merih Atalay