Bir sebep gerekir konuşmak için
Susmak için gerektiği kadar
Bir gidişi anımsatır bazen toprağa düşen damlalar Acele bir yürüyüşle yalpalarken hayallere uzanan yollarda
İçine çektiğin bir koku alırsın gelişini bilemediğin
Bir sebep gerekir silmek için
Yazmak için gerektiği kadar
Ucu kıvrılmış bir kâğıt olursun maşukun elinde
Bir gül kadar bükülür boynun
Ve bir Bülbül kadardır altın kafesteki umudun
Bir sebep gerekir gelmek için
Gitmek için gerektiği kadar
Hicabın suladığı vahalarda kavrulur yüreğin
Güneş yeniden doğarken bir şiirinde ilhan'ın
Yeni bir sanrı gölgesinde ayyuka çıkar gözlerin
Bir sebep gerekir tutmak için
Bırakmak için gerektiği kadar
Bir lügati andırır beyazın üstüne çalınmış karalar
Öyle ki ne tutan anlar olmasa izleri beyazın üstünde
Ne de bırakan anlar gidişin sözlere boğulduğu şu matem gününde
Karpuzun çekirdeğini ayıklayan çocuklar gibi
Bir tarafta lezzeti görmek ister amansız uğraşlar içinde
Bir tarafta kurtulmak yan yana dizilmiş kara lekelerden
Bir sebep gerekir sevmek için
Nefret için gerektiği kadar
Mahzuni’nin servetini alır kimi cahilliğini körüklerken
Kimi Veysel’in elinde Zülfikar olmak ister mürekkebin servetinden
Bir sebep gerekir
Maviyi sevmek, pembeden nefret etmek
Maziyi silmek, dalgın dalgın baktığın denizlerde dinlenmek için
İlk tanesi düşerken yağan karın
İçinden geçirdiğin bir hayali daha yakmak için Yutkunduğunu hissettiğin yerden ta içine kadar Pamuksu yumuşaklığıyla süzülen o sancıyı kendine yoldaş bilmek için
Bir sebep gerekir diyordum ya
Bağışla beni
Söylediklerimi inkâr ediyorum noktalanmayan mısralarda
Öyle bir gün geliyor ki
Titrek ellerin sığmadığı kadrajlara bakarken
Bir ah çekiyorum bütün fotoğrafların inlediği
Ve son kez hicranımı sunuyorum vuslatın eşiğine
Nefret mahkumlarının kaç senesi kaldı bilmiyorum ama
Bir ömür mahkumum müebbet yediğim gözlerine
Kayıt Tarihi : 2.7.2023 03:40:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!