Bir Rüzgârdı Esti Geçti Papatyam

Metanet Yazıcı
203

ŞİİR


18

TAKİPÇİ

Bir Rüzgârdı Esti Geçti Papatyam

Bir Rüzgardı Esti Geçti Papatyam

Neden uyanmazsın derin uykudan!
Duymadın mı? Bahar geldi Papatya'm
Yaprakların, goncaların dondu mu
Neden soğuk duruyorsun Papatya'm
Kâinat uyandı, ısındı yer gök 
Güneş sana değmedi mi Papatya'm
Ne güzel açmıştın geçen baharda
Gülücükler saçıyordun Papatya'm
Hani kararlıydın pes etmek yoktu
Erken soldu umutların Papatya'm
Mesafeler vardı katedilecek
Yaşanmamışlıklar yaşanacaktı 
Nedir bu suskunluk, derin sessizlik
Yoksa Bahar gelmedi mi Papatya'm
...
Koptu kopmaz bağlar, açıldı ara
Elveda" demeden düştü yollara..
Bilirim, derindir Sendeki yara!
Artık bundan böyle ne sor, ne ara
Bir rüzgârdı esti geçti Papatya'm...

22 MART 2012 / Metanet Yazıcı

Metanet Yazıcı
Kayıt Tarihi : 22.3.2012 02:41:00
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.
  • İbrahim Kurt
    İbrahim Kurt

    Erken soldu umutların Papatyam
    Mesafeler vardı katedilecek
    Yaşanmamışlıklar yaşanacaktı
    Nedir bu suskunluk, derin sessizlik
    Yoksa bahar gelmedi mi Papatyam
    ... -------Hanım efendi şiirinizi beğeniyle okudum izninle sayfama alıyorum kutlarım saygılar sunarım .

    Cevap Yaz
  • Mustafa Bay
    Mustafa Bay

    'Yıldönümü' sanki...
    Papatya ile özdeşleştirilen, onun kadar 'beyaz', masum ve temiz duygular uyandıran her ne ise, her kim ise, ona yazılan bu güzel şiirin 'yıl dönümü' olmalı...

    Şiirler de insanlar gibidir.. Olaylar gibidir.. Zaferler gibidir... Doğdukları gün vardır, o doğuma neden olanlar vardır...
    Günü geldiğinde yeniden yaşanırlar... 'Doğum günü kutlanır' gibi kutlanırlar..
    İşte şiir de ben de o günleri yad etmenin güzelliğini yaşattı..

    Çok hoş bir şiir... Kutluyorum Metanet Hanım..

    Cevap Yaz
  • Hikmet Atiş
    Hikmet Atiş

    Koptu kopmaz bağlar, açıldı ara
    Veda etmeden düştü yollara
    Bilirim, derindir sendeki yara
    Artık bundan böyle ne sor ne ara
    Bir rüzgârdı esti geçti Papatyam...

    Çok güzel bir çalıma keyifle okudum yürek sesinizi,
    Tebrikler Sn Metanet hanım tam puanımla sevgi ve selamlar.

    Cevap Yaz
  • Yıldırım Yorulmaz
    Yıldırım Yorulmaz

    Duyarlı yüreğinizi ve kaleminizi kutlarım.
    Saygılarımla esenlik diliyorum

    Cevap Yaz
  • Hikmet Çiftçi
    Hikmet Çiftçi

    AŞKA FAL BAKMAK…

    Şiiri okuduğumda ilk aklıma gelen yine Yunus Emre’den güzel bir şiir oldu. Sanki muhtevası biraz o şiiri çağrıştırıyor gibi bir intiba uyandırdı bende. Bu şiir Yunus’un “SORDUM SARI ÇİÇEĞE” şiiri…
    *
    İlk dörtlükte de Yunus diyor ki:

    Sordum sarı çiçeğe,
    Benzin neden sarıdır?
    Çiçek der ki; ey derviş,
    Ahım dağlar eritir.

    Metanet Hanımın finaline güzel bir cevap olmuş sanırım, Yunus’un ilk dörtlüğü.
    Sararmış benizleri, kırılmış ümitleri, küflenmiş sözleri, onmaz yaraları ancak esen rüzgârların yumuşak elleriyle toprağın derinlerine gömerek çare bulunur.
    Baharın yeniden can vermesi için, “Mademki hiçbir şey yoktan var olmuyor; vardan da yok olmuyor...” yeni bir cana, yeni bir renge, yeni bir tene, yepyeni bir ruha bürünerek adeta yeniden doğuşu yaşaması gerekiyor.

    Metrelerce karlar, buzlar altında ümitsizliği yaşasaydı tabiat, yeniden nasıl doğardı?
    Ufacık bir tohum, toprağın can veren bedeninde yeniden nasıl çiçek açardı?
    Toprak gibi gönlü sevecen, toprak gibi özü besleyen, toprak gibi sarıp sarmalayan yürekler oldukça, daha nice nice çiğdemlerle renk bulacak sevdalar, nice nice papatyalarla fal tutacak aşklar…
    *
    Yunus’un aynı şiirinden bir diğer dörtlükle devam edelim, algılamalarımıza…

    “Yine sordum çiçeğe,
    Bahçene girsem n'ola?
    Çiçek der ki; ey derviş,
    Kokla beni, geri dur.”

    Uyanmak bahara…
    Yeşile durmak…
    Toprağa renk olmak…
    Canlanmak, yeniden hayat bulmak…
    Güzel, güzel de…
    Yunus’un diliyle çiçeğin dediği gibi;
    “Gör beni… Sev beni… Kokla beni… Ama uzak dur…”

    Taş duvar mı, dikenli tel mi, aşılmaz surdan mı bu gönül bahçesi?
    Dünya bir bahçe değil mi?
    Bizler içinde bir can, bir canan değil miyiz?
    Her birimiz açan bir gül, tabiata, hayata bir can değil miyiz?
    Yan yana, rengârenk durmak, gönlünce açmak varken; renklere, cinslere ayrılmak var mı çevrelenmiş bahçelerde…
    Hürriyetten mahrum bırakılmış, kuşatılmış aşılmaz duvarlara bir bahçede can bulmak, ne kadar çiçekçe, özgürce bir hayat buluş olur?

    Rengiyle, kokusuyla, duruşuyla, cazibesiyle kuşları, arıları, kelebekleri, böcekleri ve ilgi duyan her şeyi kendine çekmek isterken papatya ve dahi nice güzellikteki çiçekler; dokunulmasına, erişilmesine yasaklar konulması, engeller yapılması hangi çiçeğin özüne uygun düşecek bir algılamadır?

    Üşüyen, soğuk duran papatya değil, üşüten, donduran soğuk kalpler olmalı…
    *
    Yunus’tan devamla:

    “Yine sordum çiçeğe,
    Gözün niçin yaşlıdır?
    Çiçek der ki; ey derviş,
    Bağırcığım başlıdır.”

    Mesafeler birbirinden ayrı değil aslında. Mesafeler birbirini devamı, takipçisi…
    Döner durur devr-i âlem. Uğrar zaman hazana ve kışa..Kış sonunda erer bahara, yaza…
    İşte mesafeler bu kadar iç içe ve bu kadar birbiriyle yakın…
    Ya insanlar?
    Yaralanmış, bağırları başlanmış, sevdalarla harlanmış yüreklere, “aşıka Bağdat sorar gibi” sorgu sual olur mu?
    Aşk, yaşanmak içinidir.
    Sonunda Cennet olsa ne, Cehennem olsa ne?
    Cennet için pazarlık yaparcasına sevmektense, Cehennemi göze alarak aşkı yaşayanları, yaşatan bilir, görür, affeder…
    Kendine sevdalanıp gözyaşı dökenleri, ateşlerde pişip olgunlaşanları, ölmeden ölümü tadanları gördüğü gibi…
    *
    Ve Yunus’tan son dörtlük…
    Şiir adına yorumsuz kalsın, yorumuma da son nokta olsun.

    “Yine sordum çiçeğe,
    Yunus'u bilir misin?
    Çiçek der ki; ey derviş,
    Yunus Kırklar yâridir.”
    *
    Şiir aslında güzel bir hece şiiri olmaya çok müsait. Bir iki ufak değişiklikle hem heceye dönüştürülebilir, hem de çok daha güzel bir çiçek olabilir.
    Artık fal bakılacak bir papatya mı olur; aşka, âşıklara sunulacak bir demet çiçek mi olur, onu okuyanlar bilirler…
    *
    Tebrik ve takdirlerimle…
    Sevgi ve saygı rüzgârları esenliğiniz olsun efendim.
    Dostça ve sağlıcakla kalınız.
    Sevgiler hep güzel gönlünüzden yana olsun…

    Hikmet ÇİFTÇİ
    27 Mart 2012

    “GERÇEK DOSTLAR BİRLİĞİ”

    Cevap Yaz

TÜM YORUMLAR (9)

Metanet Yazıcı