Kendi ışığını güneş sanan bir yıldızböceğinin gündüz gözüyle gördüğü ilk ağaçta şirin kırmızı kirazlar olsun. Ayva, nar, elma da olsun biraz. Ama en çok kiraz olsun.
Birazcık tatil olsun okullar. Birazcık beyazlaşsın dünya. Birazcık kar tanesi düşsün yere...
Umutlarımız bir çiçek olup delsinler karla kaplı kişisel gökyüzlerini...
Bir resim gibi olsun her şey... “Bir renk gibi hür, bir gökkuşağı gibi kardeşçe”.
İğne kadar bir balık mide rahatsızlığı yaşamadan yiyebilsin balina balığını.
Sinek gösterişli hortumuyla ormanlarda gezinsin filler ise iskambil kağıtlarında azıcık dinlensin.
Kuşların elleri olsun, erkek kuşların eli ekmekle dolsun, kadın kuşların eli çamaşırları ovsun. Kuşların yıkadıkları çamaşırları asabilecekleri çamaşır telleri olsun. Kuşların tellerine telgraflar konsun.
Güneş yerine vekaleten bir partikülünü bırakıp uçsuz bucaksız bir kumsalda şezlonguna uzanıp güneşlensin birazcık. Gözünde güneş gözlüğü, elinde güneş yağı, teninde güneş yanığı... Orada kalsın birkaç bin güneş yılı.
Yağmurlardan bulut yağsın, bulutlar toprağı ıslatsın. Toprağın derinliklerindeki kör solucanlar yollarını her şaşırdıklarında bir bitki kökü onları Tanrı misafiri saysın. Misafirperver bitkilere Tanrı daha çok bulut yağdırsın.
Dünyanın üçte üçünde, ıssız adaları koynunda gerdanlık gibi taşıyan bir deniz olsun, kalan kısmında ise hiçbir şey kalmasın.
Deniz kızlarının gözleri mavi olsun, deniz adamlarının ise yeşil. Aşklarının azıcığı küçük olsun, azıcığı ölümcül. Kalpleri ise kıpkırmızı olsun, kanları da, bayrakları da. Ve bir beyaz yıldız da olsun bayraklarında.
Dünyada devler yaşasın. Dev anneler, ağlayan dev bebeklerine, dev tavuklardan ürettikleri dev yumurtaları, yanardağların orta hararetteki ateşlerinin üstünde pişirsinler. Dev annelerin dev tavaları da olsun, dev mutfak robotları da olsun, develeri de olsun.
Devlerin dışında dünyada Robot panterler, Kaba Sakal, Safinaz, ve Temel Reis yaşasın. Temel reis Safinaz’ dan şiddetli geçimsizlik nedeniyle boşansın, Safinaz bohçasını kapıp Kabasakal’ a kaçsın. Robot panterler birleşip Voltran’ ı oluştursun... Voltranlar birleşip “Birleştirme Derneği” kursun... Bu dernek kaçan Safinaz ile depresyondaki Temel’ i yeniden birleştirmenin hayalini kursun.
Bir masal gibi olsun her şey...
Pamuk cüce yedi prensesin arasına düşsün.
Uyuyan güzel, yakışıklı kurbağa tarafından öpülsün.
Külkedisi rüyasında balkabağından arabasıyla çizmeli kediyi görsün.
Gökten üç elma düşsün, elmaların düştüğü yelerde elma ağaçları büyüsün.
Cem BektaşKayıt Tarihi : 21.12.2002 03:57:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!