Sınandı o gece aşkın aleviyle peri,
Sarnıçlar renk cümbüşüydü gece
Oynaşıyordu gözünde.
Duvarlardan usulcacık sarkarken
Buzulları eriyordu gece de.
Kalp sandığı kilitliydi halbuki
Geldi gelecek olan
Bugün seviştim, yürüyüşe katıldım sonra
Yorgunum, bahar geldi, silah kullanmayı öğrenmeliyim bu yaz
Kitaplar birikiyor, saçlarım uzuyor, her yerde gümbür gümbür bir telâş
Gencim daha, dünyayı görmek istiyorum, öpüşmek ne güzel,
düşünmek ne güzel, bir gün mutlaka yeneceğiz!
Bir gün mutlaka yeneceğiz, ey eski zaman sarrafları! Ey kaz kafalılar! Ey sadrazam!
Devamını Oku
Yorgunum, bahar geldi, silah kullanmayı öğrenmeliyim bu yaz
Kitaplar birikiyor, saçlarım uzuyor, her yerde gümbür gümbür bir telâş
Gencim daha, dünyayı görmek istiyorum, öpüşmek ne güzel,
düşünmek ne güzel, bir gün mutlaka yeneceğiz!
Bir gün mutlaka yeneceğiz, ey eski zaman sarrafları! Ey kaz kafalılar! Ey sadrazam!
Aşkın Mabedi,
Ya da sunağı...
Orada yunup arınmadan
Aşkı nasıl kutsayacak, insan...
Önce "kendi..."
Tebrikler Hamiye Hanım..
Trampetlerini çalıyordu aşkın bam bam!
ölene kadar mokoko fıkrasını çağrıştıran mitolojik çeşnilerle kurtarılmaya debelenilmiş bi şeyler okudum, ha şiir miydi, çok zor...
.
..
.
ve okunu esas kendi kalbine fırlatan aptal eros,
aşkın kerpeteniyle söküyorum mitolojik çivilerini,
tek tek...,
şimdi öp o çivi izlerini
bir bir...,
ve seni; artık şizofren bir bulutun
kendini astığı göğe teslim ediyorum...,
.
...
.
Güzel şiirinizi severek ve beğenerek okudum.Yüreğinize sağlık. Tebrikler....
Bu şiir ile ilgili 3 tane yorum bulunmakta