Ölenin ardından ağıt yakılırdı,
Ben usulca dinlerdim;
Seslerin en keskini,
Çığlığın en bıçkını,
Kırılmıştır gönül üçgeni;
Ve işte,
Ailenin sayacağı,
Feryat ederdi,
Apansız gidenin ardından;
Anlardım,
Ansızlığı,
Ve yaşardım ölümü,
Ölmedim demiyorum,
Kapatırdım gözümü,
Görürdüm ölümü,
Gözyaşları salkım söğüt,
Yıkardı bedeni,
Ne karalar kapatırdı
Karanlığı,
Ne de beyaz kefen..
Ölürdüm diyorum size,
Bana öyle bakmayın,
Ölürdüm,
Bin kere,
Yüz bin kere,
Hele
O son cenaze,
Yıkandı beden,
Hazırdı artık gitmeye,
İki yumurcak el,
Sıyrılıp kollarından
Anasının,
Sarıldı sımsıkı
Ölüye,
Ölesiye,
Deyin hele,
Buna yürek nasıl ede,
Nasıl ede?
''Baba, baba
Dönsene geriye,
Hadi
Dönsene! ''
Sonra çığlıklar,
Çığlık kopar,
Ben kopardım;
Kopardım,
Yeşile banmış
Çağla gibi daldan,
Ölürdüm,
Hem de her mevsim,
Hele o son cenaze,
İki yumurcak el,
Sarılı kefen gibi
Bedene,
Koptu bir koca ağaç
Kökünden...
''Bana öyle,
Acıyarak bakmayın''
Derdi;
''Sen de kadın,
Karalar bağlama,
Öte tarafta ne var,
Gösteriyorlar mı adama?
Aman sakın, ha
Ardımdan, ağıt falan da
Yakmayın;
Beni de yakmayın...!
Yanarım bir parça
Kuru dal gibi,
Çatır çatır,
Yakarım;
Bir kıvılcım,
Bir çığlık,
Yaşatır ölümü,
Bana öyle bakmayın,
Ölürdüm,
Hem de ağır ağır;
Son bir kez görmek için,
Son bir kez,
Kim dilsiz, kim sağır...
Ölürdüm diyorum size;
A ha, şu gördüğünüz
Söğüt dibinde,
Benim gençliğim yatır...
Kayıt Tarihi : 6.6.2004 14:22:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Turhan Toy
TÜM YORUMLAR (1)