Bir Nefeslik İntihar! .. Şiiri - İsa Yılmaz

İsa Yılmaz
1237

ŞİİR


11

TAKİPÇİ

Bir Nefeslik İntihar! ..

bu bir şiir değildir
şiirler hayatı anlatırlar
anlatmalılar

ben ölümden bahsetmek istiyorum
bir intihardan
zamansız bir ecelden daha zamanlı
karanlık bir yaşamdan
kurgusuz senaryolardan
çok daha çekici bir hayattan
ben bir ölümden
ansızın gelişen değil
olabildiğine tasarlanmış
bir cinayetten
bir intihardan dem vurmak istiyorum
yağlı urgan arayan gözlerden
yok olmayı dileyen sözlerden
tutunamamış kalplerden girmek istiyorum mevzuya

hayatın güzelliklerine dokunarak devam etmek isterdim
mazinin kaybedilmesi göze alınamayacak anılarından
ah bir daha göremeyecek miyim
bir daha dokunamayacak mıyım ellerine
onsuz yaşanmaz, düşüncesi ile hasret kalınan
unutulmaz dostlukların anca kıyısından geçeceğim
hiç mi yoktu böyle dostlar, kapısını çalmadan girdiğin
sormayın sakın, sakın sormayın
senin için ölürüm diyenlerin
vefasız, vedasız gidişlerini hatırlatmayın bana
terkedilmişlik ömrünü kısaltırmış adamın
kapatıyorum o konuyu
lafı kıvırıp dünyaya çeviriyorum
özgür dünyanın tutsak çocuklarına
varlıklı ülkelerin aç insanlarına geçiyorum
ecelsiz gidişime bahaneler arıyorum sanmayın
sanmayın pis dünyanın adaletsizliklerini
savaşlar çıkaran köpekleri umursuyorum
bağdat'ta kaç kişi öldü bilmiyorum
filistin'de arapların etrafını kaç metre duvar çevreliyor
kaç bin metre karelik hapishaneler kuruldu bilmiyorum
bilmiyorum buzullar ne zaman erirler
kutup ayıları ne zaman dek yaşarlar
bana ne bunlardan
ben gidiyorum şu pis dünyadan
kime kaldığı umurumda bile değil
ben her sabah kapının önüne bırakılan
mutluluk pastasını nasıl çiğnediğimi
onu hor görüp tekmelediğimi
pişmanlık dolu sözlerle itiraf etmek istiyorum
bir melek her sabah kapının önüne koyardı onu
bense küçük görüp tekmelerdim
mutluluğun başka bir şey olduğunu
onun çok uzaklarda beni beklediğini düşünürdüm
koşardım ardı sıra, bazen görürdüm
bazen onu yakaladığımı, ona dokunduğumu
onun gerçek mutluluk olduğunu hissederdim
oysa büyük bir hayal kırıklığına uğrardım
onun varlığı ile yokluğunu bir türlü çözemezdim
ben her gün böylesine divane gezerdim
şimdi anlıyorum yerim yok bu dünyada
son mutluluğumu da bu gün kırdım
kemanın tellerini söküp attım
notalar küssünler bana hiç umurumda değil
acımadan yok ettim şarkıları
ben yıllardır içimde taşıdığım ölüme gidiyorum
ölüm meleği takvimleri şaşırmış olmalı
çok geç kaldı, ya gelir, ya gelmez
onun gelişini de bekleyecek değilim
ben gidiyorum
kaybedilmiş cennetimi sizlere bırakıyorum
sizin olsun açgözlü insanlar
dünyamın gülücüklerini çaldığınız gibi
mahşerin nimetlerini de kapın
alın sizin olsun
bana son bir nefeslik hayat bırakın yeter
son, bir nefeslik hayat istiyorum
uzağa.. çok uzağa gidin
ben sadece bir nefeslik intihara muhtacım...

İsa Yılmaz
Kayıt Tarihi : 5.10.2008 10:36:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!

İsa Yılmaz