Bir nefeslik söylenişinde ben
Bir kelimenin müptelasıyım
Düşüyorum eşiğine ayrılığın
En ürkek halimi çekiyorum üstüme
Ellerim titrek bir zaman çarkına dönüşür
Dönemem bir daha gerisin geri
Bahçem ayaklarım olur, yol sularım
Büyür girdiğim her şehrin girişi
Ardımda kapı kilitleri daralır
Yüzüme sürdüğüm renk,
Sırtımda taşıdığım, bir dünya yerleşir, anahtarı olur
Yerleşmez bir daha çevirsen gayrı
Akıttığım hangi terin ıslaklığı kalır yüzünde geçmişin
Dudaklarım onca gezgin kaldı, suskun bir dil ile.
Yolunu çevirdiğim her gölgenin karşısında
Soluğumun titrekliğinde büyüyen sözcüklerim kaybolur,
Avuçlarımda büyüttüğüm ve sığdıramadığım ayrılıklarım
Bir gömüdür uykularım, yastığımın pasında kalan rüyalarım
Tutsam her bir saç telinden sevgilinin, bir sabah ezanı ile uyanışlarım…
Gözlerim neden?
Her şey bu kadar kapatılmış bir dar kapıda saklı iken
Seninle geçmişin soluğu aynı zamanda akmakta
Ve bir nefeslik söylenişinde ben
Neden hep aynı yerimden gidiyorum
Kayıt Tarihi : 7.2.2009 11:25:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!