Geçmeyen zamanın saniyeleri
Ne sancılı ve ağır kurşun gibi
Şüphe girdabına dalarak boğdun sevgileri
Yalnızlık koza ördü hep yürekte
Gül kokulu akşamları özledikte
Vuslatı sürgüne gönderdin
Oysa ne kadar yakındık bir nefes gibi
Öfkelere yenik düştün
Sağırlaşmış duvarlar arasında
Kibir ve gurur ne verdi sahi…
Izdırap ve yalnızlık dolu
Saniyeler içinde kıvranırken biçare
Oysa ne kadar yakındık bir nefes gibi
Geçer mi zaman, geçer mi söyle?
Sevmek koşulsuz, sevgi ilaç gibidir
Cana canan olmazsa eğer
Hayat çekilir mi sence? Söyle ne olur
Oysa ne kadar yakındık bir nefes gibi
Gönül deryasının çağlayanını
Bir hiç uğruna susturmak niye?
Sevmek emek ister gülüm
Bir çiçek gibi…
Hoyrat esen rüzgârlara kapılmadan
Yüreklice….
Bilmek gerek
Sahip olduklarımızın değerini
Ta içinde hissederek
Sevginin güzelliğini……
Haydi, ver elini yüreklice
Sök yürekten paslanmış şüphe zincirini
Oysa ne kadar yakındık bir nefes gibi…
08.07.06/İST
Nebiye ToprakKayıt Tarihi : 21.8.2006 23:17:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
TÜM YORUMLAR (1)