bir deliğin kapanması ya da
sana doğru taşan kozmik spektrum
sana doğru taşan paradoks
türkçenin matrisinden.
bölünemez argolarla boğazında bir mayhoşluk
boğazında bir mayhoşluk dört işlem-yedi göbekten
(o sırada nalburlar milenyumdan cadılarla …)
geçer yıldızın ferinden hızlı bir renk serencamı
geçer ayinlerin ötesine denizlerden
o denizler ki ; susayışları med - ile..
çeker de içemez harlayınca gizlediği şafakları
olur da :
çalakalem bir nakkaşın robotluğu tutar;
sen buraları belirleyince.
bir çember çizince sınırları karanlığa genişleyen
ışığın tedavülüyle kıyı bucak genişleyen
raflarda yerini alan yeni anılarınla,
kayıp ilk-örnekleriyle -kitapların ve marketlerin
öylece yarım bırakıp gidersin buraları
yarım kalan günahlar gibi şişerek
boz-bulanık bir efkârın kurtulması gibi
efsunlardan.. kişi başına düşen bir zaman miktarı
kadar..kişi başına düşen vatandaşlık kadar
seni sen yapana kadar
bekleriz..
bekleriz aydınlığın cıvıltılı çağrısını
bir grafitiye düşünce sebt ayında gölgeler
cadılar daha bir doğurgan
daha bir doğurgan olunca
yedi göbekten anneler
daha bir doğurgan olunca yuval noah harari…
tüm o bestseller’lar
dört atlının nalburları milenyumda..
sahi bu arada..;
benjamin libet
türk şiirine neden bu kadar hakim ?-
sahi.. toplamı kaç ?
hangi ‘el’de var ‘1’ ?
hangi tırnağını söker şair
öncelikle ‘Metin’ olmak için?*
yanıldık mı?
yanlışlıkla bir yabancı gibi
en zayıf sıfatlar adımızda birikirken
bir bakkalın ortasında
cikletlere dalar gibi
baktık mı ipince
bir iğnenin damardaki cilâsına
boş ver
ister istemez bir tercüman uydurması
minyatürün bölünemez pikselinde
bir nakkaş körlüğü.
bir tırnak sökümü kadar tamam olmak
çalakalem
oturmuyor artık sesim bir bilince
bak sen hep yarım bırakıyorsun buraları
boz-bulanık bir efkârın kurtulması gibi
efsunlardan
bir deliğin kapanması
ya
Da
zâtı yokluğuyla tanımlanan
sana doğru taşan kozmik spektrum
iz süren dem be dem
an be an
an
be
an..
ikilem...
silkele minik meteorları eteklerinden..
kayıp ilk-örnekleriyle -kuşların ve bir bakkalın
öylece yarım bırakıyorsun buraları
birden yiter gibi oluyor bir okul cetvelinde
yeniyaz
sonra bir tamam-lık şerhler düşülüyor
çok eskimiş kapılardan geri durunca
çok eskimiş kapılar
kilitleri berkitilmiş erimeyen şeker-leb
şimdi uzak uzay gemisinin bordasında
doğru tartısında bütün müfredatların;
bir aşkın lakabıyla anılıyor çalparam
bir aşkın lakabıyla anılıyor şu’leler
Kayıt Tarihi : 4.3.2024 04:33:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
*metin eloğlu'nun kolonya'ya selam-sabah şiirindeki bir dizeye gönderme.
![Aykut Saka](https://www.antoloji.com/i/siir/2024/03/04/bir-minyaturun-pikselinde-bir-nakkas-korlugu.jpg)
evet.. metin eloğlu'nu ana dilinden okuduğum için kendimi şanslı addediyorum..
teşekkürler. kalemini beğendiklerim tarafından ''okunmak'' güzel.. ama ''okumak'' daha da güzel...
TÜM YORUMLAR (5)