Orta Asya’dan başlar bizim yol hikâyemiz,
Atlarıyla üç kıtayı arşınlayan tek milletiz.
Kâinat Efendisi’nin övgüsüne mazhar olan,
Lazıyla, çerkeziyle, kürdüyle işte o millet biziz.
Daha Selçukluyken dayandık Anadolu kapısına,
Alparslan önderliğinde vardık zaferin paha biçilmez tadına.
Ogün Malazgirt’te şahit oldu dağ, taş
Tarih yazacak Osmanlı atasının şanına.
Karahanlı Bey’i Buğrahan tanıştırdı bizi İslam’la,
Sonra Osmanlı kuruldu bir çadırda.
Şeyh Edebali’nin altın öğütleri ışığında,
Kilometreler kat ettik imparatorluk yolunda.
Konstantin fethedilip İslambol yapılmalıydı,
Ne güzel Fatih, ne güzel asker olabilmek için.
Akşemsettin’in şaçlarına aklar bu şehirde düşmeliydi,
Ve Sultan-ı Cihan’dan ferman; Donanmayı dağdan denize indirin.
Dile kolay 624 yıl yoruyor insanı,
Nitekim hasta olup düştük yatağa.
Daha teslim etmemişken canı,
Akbabalar paylaşmaya başladı mirası.
Tam zamanı idi şimdi Mustafa Kemal’in,
İstiklal marşını yazdırmalıydık Mehmet Akif’e,
Yüklemeliydik sırtına 215 okkalık mermiyi Seyit’in,
Yaşamalıydık ilelebet yeni cumhuriyetle.
(14.01.2011 Bodrum)
Hüseyin BölükKayıt Tarihi : 15.1.2011 11:50:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Çok teşekkür ederiz Perihan Hanım. Selamlar & Saygılar
TÜM YORUMLAR (2)