Dün gece seni uğurlarken gördüm,
Bir çocuk gibi umutlarımın ağladığını…
Yüzümde yama gibi duran,
Acı bir tebessümle,
Tepeden tırnağa buza kesip,
Şu yüreğimin dağlandığını…
Gamlı gözlerimden sen firar ederken,
O gasavetli gecenin,
Kılıç kesmez karanlığında,
Büzüşen ağlamaklı dudaklarımda yapıştığını…
Ayrılığın acı zehri,
Şu içime çökerken,
Gözyaşlarımın hüzünle sağıldığını…
Ardın sıra çaresiz bakışlarımın,
Ağılı bir kurşuna dönüp,
Yüreğimin paramparça olup dağlandığını…
Ve sonrasında yine,
İçime sağır bir acı çöküp,
Sanki kasırgaya tutulmuş
Bedenimin bir fidan gibi sallandığını…
Esen rüzgarın ıslık çalıp,
Islak yanaklarıma uğrun uğrun çalındığını…
Laciverde boyanmış gökyüzünün karanlığında,
Birer birer umutlarımın rehin alındığını…
Yine ayaz geceler başlayıp,
Puslanmış sıra dağlar gibi,
Hasretin önüme yatıp,
Bir mendil yolculuğunda,
Çaresiz kalındığını.
Bu şiir Radyo şiir sanatı tarafından 13.05.2017 tarihinde
günün şiiri seçilmiştir.
Kayıt Tarihi : 3.3.2015 12:20:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!