1
Süleyman'a karısı telefon etti:
— Konuşan ben,
ben, Fahire.
Tanımadın mı sesimden?
Demek çok bağırdım birdenbire.
Çığlık mı?
Belki...
Hayır,
çocuklar hasta değil.
Dinle beni:
İşini bırak da gel,
çabuk ol ama.
Telefonda anlatamam,
olmaz.
Daha kıyamet kadar vakit var akşama.
Saatlar, saatlar,
kıyamet kadar.
Sorma.
Dinle beni...
Hemen vapur bulamazsan
Üsküdar'a kayıkla geç.
Bir taksiye atla.
Paran yoksa
patrondan avans al.
Yolda hiçbir şey düşünme,
mümkün mertebe yalansız gelmeye çalış.
Yalan kuvvetliye söylenir
ben kuvvetsizim.
Alay etme kuzum.
Evet kar yağacak,
evet
hava güzel.
Koynuna girdiğim adam gibi
kocam gibi değil,
büyüğüm, akıllım,
babam gibi gel...
2
Geldi Süleyman,
Fahire, kocası Süleyman'a sordu:
— Doğru mu?
— Evet.
— Teşekkür ederim Süleyman.
Bak işte rahatladım.
Bak işte ağlamıyorum artık.
Nerde buluşuyordunuz?
— Bir otelde.
— Beyoğlu tarafında mı?
— Evet.
— Kaç defa?
— Ya üç, ya dört.
— Üç mü, dört mü?
— Bilmiyorum.
— Bunu hatırlamak bu kadar mı güç Süleyman?
— Bilmiyorum.
— Demek ki bir otel odasında.
Kim bilir çarşaflar nasıl kirliydi.
Bir İngiliz romanında okudum,
bu işlere yarayan otellerde
kırık küvetler varmış.
Sizinkinde de var mıydı Süleyman?
— Bilmiyorum.
— Hele düşün,
toz pembe çiçekli, kırık bir küvet?
— Evet.
— Hiç hediye verdin mi?
..........
..........
Kayıt Tarihi : 18.8.2000 17:01:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Yapı Kredi Kültür Sanat Yayıncılık
![Nazım Hikmet Ran](https://www.antoloji.com/i/siir/2000/08/18/bir-kuvet-hikayesi.jpg)
***** CUMHURİYET *****
Bu gün Cumhuriyetin kuruluş günü
Yirmi dokuz Ekim de açıldı önü
Bütün Dünya sathına yayıldı ünü
Maşruktan-Mağribe, esti Cumhuriyet.
.
Kutlu Cumhuriyettir, en büyük kudret
Atamız Türk Halkına, eyledi zimmet
Yüz bir yılı devirdi, verdiği hizmet
Gönülden-gönüle, aktı Cumhuriyet.
.
Çağdaş Demokrasiyle kalktık yürüdük
Hür Medeniyet dedik, koştuk yorulduk
Bağımsızlık uğruna, estik durulduk
Barışla Yüz Yılı, aştı Cumhuriyet.
.
Eyy Medeniyetler dokusu Anadolu
Laik-Sosyal Devlet'tir kanadı-kolu
Hür Mecliste birleşti, Sağ ile Solu
Siyaseti Halka açtı Cumhuriyet.
.
Hürriyetsiz Toplumlar Ulusal olmaz
Asırlar geçse de Cumhuriyet solmaz
Özgürlük sembolü, Göklerden inmez
Al Bayrağı Arşa, Dikti Cumhuriyet.
.
Bu gün şenlendi Yurdumuzun dört yanı
Her karış Toprağında, Şehitler kanı
Eyy Türk Gençliği, gel de ATANI tanı
Karanlığa ışık yaktı Cumhuriyet.
.
Yorgun Demokrat yazdı, destan Eyledi
Hür Cumhuriyet için, çaldı söyledi
Mustafa Kemal dedi, sözü bağladı
Yeniden çağladı, coştu Cumhuriyet,
Barışla bir Asrı aştı CUMHURİYET...
------OZAN ÇAKIROĞLU-------
.
Kutlu Cumhuriyetimizin 101. Yıl dönümü Türk Ulusal
Milletimize kutlu olsun..........
Nazım Hikmet'e duyduğum özel sevgiyi artık herkes biliyor. Cumhuriyet Bayramı gibi anlamlı bir günün şiiri ise, bana göre İstiklal Marşı olmalıydı. Mehmet Akif Ersoy'un kaleminden çıkan İstiklal Marşı, bağımsızlık ve vatan sevgisini derinlemesine hissettiren, halkın ruhunda kök salmış bir destan.
İstiklal Marşı, özgürlüğe duyduğumuz inancı, direnci ve millet olma bilincini anlatan, her dizesinde halkın sarsılmaz iradesini taşıyan eşsiz bir eser. Böyle bir günde bu mısralar, ülkemize olan bağlılığımızı ve gururumuzu en iyi şekilde yansıtır.
Cumhuriyet Bayramı’mız kutlu olsun; bağımsızlık ruhumuz daim olsun.
TÜM YORUMLAR (26)