Bir Köyümüz vardı

Bir Köyümüz vardı dağ eteğinde
Kurt sesleri duya duya büyüdük
O bulutsuz berrak gecelerinde
Yıldızları saya saya büyüdük

Kışı çetin geçer tipi yapardı
Kar; kapıyı, pencereyi tutardı
Buzullar çeşmeyi kat kat kaplardı
Karda kızak kaya kaya büyüdük

İlkbaharda türlü otlar biterdi
Nevruz-Nergis buram buram kokardı
Bacalarda duman birhoş tüterdi
Katmer-Lavaş yiye yiye büyüdük

Kırda; çiğdem, kenger,gosguç eşerdik
Yemlik toplar, tuzlar, yufkayla yerdik
At yayar, dönüşte yarış ederdik
Çalda ışgın soya soya büyüdük

Zurba zurba kuşlar, cıvıldaşırdı
Gökte kıvrım kıvrım hep dolaşırdı
Kınalı kuzular, hoş oynaşırdı
Koyun-Kuzu yaya yaya büyüdük

Cüllüz-Sığırcığa tuzak kurardık
Firik ütmek için ekin yolardık
Ebebakır, Mendilkapmaç oynardık
Hürriyete doya doya büyüdük

Türkmenoğlu der ki; bize ne oldu?
Dedemde misafir eksilmez, boldu
Kadir Dede cenk kitabı okurdu
Destanları duya duya büyüdük