bir kıyı hikayesinin iki kahramanıydık biz...
iki çakıl taşı iki deli yürek iki kimsesiz damla.
bir gün..zeehirli bir sarmaşık gibi kollarına sardı hayat bizi..
seni en bensiz beni en sensiz yerde alıkoydı senelerce..
kandık,yanıldık,aldatıldık,satıldık..kullanılıp harcandık belkide..
oysa...bir kııyı hikayesinin iki saf çocuk yüreğiydik haziranda..
dünyanın kanunu,insanların kanunsuzluğuna hükmetti bizi.
Neden halâ gelmedi, yoksa
Saati mi şaşırdı bu hıyar?
Gerçi hiç saati olmadı ama
En azından birine sorar.
Cebimde bir lira desen yok,
Devamını Oku
Saati mi şaşırdı bu hıyar?
Gerçi hiç saati olmadı ama
En azından birine sorar.
Cebimde bir lira desen yok,
Günümüz şiirinde aşkın nasıl işlendiği konusu geniş bir etüd gerektirir. Bununla birlikte, izleyebildiğim kadarıyla aşkın günümüz şiirinde yalnızca bir duygu olarak ele alındığını söyleyebilirim. Oysa, şiirde duyguları ele alma, duyguları anlatma devri çoktan kapanmıştır. Çünkü duyguları, 'ben senin beni sevebilme ihtimalini seviyorum' gibi saçmalıklarla vakit geçirenler anlatmaktadır artık. Modern şairlere düşense, duyguların en derinine inmek, bu derinlerden derleyebildiklerini psikolojiye de eklemleyerek su yüzüne çıkarmaktır. Aşk da, bu durumda, 'tutku' yönüyle dizelere taşınmalıdır.Elmas Göçer'in şiirlerinde aşk saf bir duygu olmaktan çok kişinin psikolojisine olan etkisiyle şiirleşiyor diyebilirim. 'Bir Kıyı Hikayesi...' gibi şiirler böyle okunabilecek metinlerdir. Tebrikler Elmas Göçer, yüreğiniz hiç susmasın...
Günümüz şiirinde aşkın nasıl işlendiği konusu geniş bir etüd gerektirir. Bununla birlikte, izleyebildiğim kadarıyla aşkın günümüz şiirinde yalnızca bir duygu olarak ele alındığını söyleyebilirim. Oysa, şiirde duyguları ele alma, duyguları anlatma devri çoktan kapanmıştır. Çünkü duyguları, 'ben senin beni sevebilme ihtimalini seviyorum' gibi saçmalıklarla vakit geçirenler anlatmaktadır artık. Modern şairlere düşense, duyguların en derinine inmek, bu derinlerden derleyebildiklerini psikolojiye de eklemleyerek su yüzüne çıkarmaktır. Aşk da, bu durumda, 'tutku' yönüyle dizelere taşınmalıdır.Elmas Göçer'in şiirlerinde aşk saf bir duygu olmaktan çok kişinin psikolojisine olan etkisiyle şiirleşiyor diyebilirim. 'Bir Kıyı Hikayesi...' gibi şiirler böyle okunabilecek metinlerdir. Tebrikler Elmas Göçer, yüreğiniz hiç susmasın...
Günümüz şiirinde aşkın nasıl işlendiği konusu geniş bir etüd gerektirir. Bununla birlikte, izleyebildiğim kadarıyla aşkın günümüz şiirinde yalnızca bir duygu olarak ele alındığını söyleyebilirim. Oysa, şiirde duyguları ele alma, duyguları anlatma devri çoktan kapanmıştır. Çünkü duyguları, 'ben senin beni sevebilme ihtimalini seviyorum' gibi saçmalıklarla vakit geçirenler anlatmaktadır artık. Modern şairlere düşense, duyguların en derinine inmek, bu derinlerden derleyebildiklerini psikolojiye de eklemleyerek su yüzüne çıkarmaktır. Aşk da, bu durumda, 'tutku' yönüyle dizelere taşınmalıdır. Benim şiirlerimde aşk saf bir duygu olmaktan çok kişinin psikolojisine olan etkisiyle şiirleşiyor diyebilirim. 'Bir Kıyı Hikayesi...' gibi şiirler böyle okunabilecek metinlerdir. Tebrikler Elmas Göçer, yüreğiniz hiç susmasın...
sen neyimişsin şayrlerin kıralı ??
yaşamışlaıkların mağduru belkide ?
Bu şiir ile ilgili 4 tane yorum bulunmakta