Gece bir ayaz çökerdi asrın mezarlığına,
Biz çalı toplardık ölü nefesinden dem vurmuş çalıları
Soğuğun kardeş saydığı kırmızıya kesmiş ellerimizle
Mısra dökerdik sahipsiz her birine
Dimağımızda taze kahve çekirdeği, dökerdik kederimizi
Nasıl vücud bulmuştu ahenkle gece, bir tarafta hece...
Dalların rüzgara kavuştuğu her bir seste
Toka yapan sarmaşıktı taşa değil mi
Ya da taştı sarmalayan ölüler alemini
Tartışırdık bir böyle anlamsızlığın manasını
Ta ki gidene kadar tartıştığımız oldu elvedasını
Seninle
Soğuğun kardeş saydığı kırmızıya kesmiş ellerimizle
Mısra dökerdik sahipsiz her birine
Öğrenmişliğimiz var az çok seninle
Biliriz anlamını rüyanın da gerçeğinde
Bazen Meriç'ten alıntı, bazen Kafka çığlığı
Seninle...
Soğuğun kardeş saydığı kırmızıya kesmiş ellerimizle
Mısra dökerdik sahipsiz her birine
Özlemek değil desem kelimeye hicap yakışır
Ötesi bir derdim var, rüyam bunu anlatır.
Bir Kısakürek'di tanıdım;
Çile'den-Azgın Deniz'e
Bir Paris kaldı, bir Semerkant seninle
Arşınlamadığım
Olsun yine de uzat dost;
Soğuğun kardeş saydığı kırmızıya kesmiş ellerimizle
Mısra dökelim sahipsiz her birine
Kayıt Tarihi : 18.10.2016 16:46:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Kardeşim Mehmet Kısakürek anısına yazılmıştır. Seni özlüyorum.