Bir kış göğü gibi o saat alçalır ölüm,
Yalnız işitme duyusu kalır ortada.
Asya kentleri yürür dururlar,
Höyükler burnumda hızma.
Uzakta dev bir damla:Pırıl pırıl Pencap!
Tabanlarından kayıp duran sütunlar
Seni düşünürken
Bir çakıl taşı ısınır içimde
Bir kuş gelir yüreğimin ucuna konar
Bir gelincik açılır ansızın
Bir gelincik sinsi sinsi kanar
Seni düşünürken
Devamını Oku
Bir çakıl taşı ısınır içimde
Bir kuş gelir yüreğimin ucuna konar
Bir gelincik açılır ansızın
Bir gelincik sinsi sinsi kanar
Seni düşünürken




Ölüm bu kadar kolay mıdır? ve ya sandığımdan daha zor mudur? bilmem. Rabbim kolaylaştırırsa kolay olur der sığınırım. şairin gerçekten ölümü düşünerek değilde, sevgisini ifade edebilmek için ölümü basamak olarak kullanmaya çalıştığı başarısız bir anlatım gibi geldi bana. ''Bir kış göğü gibi o saat alçalır ölüm'' bu satır müstesna, bu satırda bana bir kafese hapsolmuş bir şahin gibi geldi kafesi ise şiirin geri kalanı.
Yürüyoruz bütünlemeye kalmış bir sessizlikte
Keşke yalnız bunun için sevseydim seni.
Hep kazanırsın ey çözümsüzlük! "
Keşke yalnız bunun için sevseydim seni ,
Bir kuş misali, bıraktın ürkek yüreğini avuçlarıma
Keşke yalnız bunun için sevseydim seni...
"ALLAH İÇİN SEV VE ALLAH İÇİN BUĞZ ET Kİ, ÖMRÜNÜN DAKİKALARI SEVAPLARA KALBOLUP, BAKİ ALEME GÖÇTÜĞÜN ZAMAN, SANA CENNET NİMETLERİ OLARAK GERİ DÖNSÜN." -Kelam-ı kibar-
Bu şiir ile ilgili 4 tane yorum bulunmakta