Bir Kayıp Aranıyor...
Ne güzel şey,
hayatı, bir roman tadında yaşamak; çokta politik olmayan...
Bir şiir lezzetinde
bir şairin kaleminde olmak, ne güzel şey
Veya satırların arasına sıkışmış kalmış birkaç ufak anlam.
Pek çok cümle vardır;
güzel olduğu kadar hüzünlü olan
ve içinde insana, kendini bulduran..
Bir filmin en acıklı ya da en şizofren anı olmak
ne güzel şey;
kız; 'elveda' der, onu seven; 'gitme...'
İşte bu an, en müebbet aşktır, sevdalıların mahkemesinde.
Çok acıklı bir kelimedir 'gitme'
içinde kalbi kırık bir emir barındırsa da
burda savunmasız bir istektir sadece.
'Gitme' der, onu seven, 'gitme', 'sen sadece gitme...'
Fakat gitmeye mecburdur kız. Ölmeye mecbur olduğu gibi..
Hayat, bir dün gibi solmayan;
Ölüm, acıklı bir tiyatro, seyircisi olmayan...
'Sen hiç ateş böceği gördün mü? ' demek, bir insana
ne güzel şey.
Tiyatrolardaki, tiyatrosuzluğa binayen
veyahut mutluluğun resmine...
Güzel şey,
müziğin bir tınısında kendini tok hissetmek
Ve yakalayıp ritmi bir köşesinden
bırakmak kendini, çalkantılı bir akışa...
Ne güzel şey,
yazmak ve yazmaya değecek şeyler yaşamak.
Kelimelere, haddinden fazla anlamlar taşımak.
Bizim kaybolan yıllarımız vardı; değerini bilip de anlarsan
kağıtlarda bulunurdu, yazılarda, anlamlarda bir bakıma
biraz daha dikkatli bakarsan...
İşte dedim ya; aramak kendini;
bir müzikte,
bir romanda,bir yaşamda
bir filmde veyahut kafiyesi tam ayarında bir şiirde
ne güzel şey...
Kayıt Tarihi : 1.11.2008 22:56:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!