Bir kadın düşünün,
Alacakaranlığın aydığınlına sahip.
Mihrin yaktığı öğlen sıcağına bir damla su, ağlayan çocuğun yaşlarını silen narin bir el.
Bir kadın düşünün.
Ağaçtan düşmüş taze bir narenciye gibi kokan,
Irmağın kenarından yükselen bir Söğüt gibi kuşlara gölge olan, çimen bakışlarının ardında sırra kadem basmaya yüz tutmuş bir aşka yelken açan.
Beni kör kuyularda merdivensiz bıraktın,
Denizler ortasında bak yelkensiz bıraktın,
Öylesine yıktın ki bütün inançlarımı;
Beni bensiz bıraktın; beni sensiz bıraktın.
Devamını Oku
Denizler ortasında bak yelkensiz bıraktın,
Öylesine yıktın ki bütün inançlarımı;
Beni bensiz bıraktın; beni sensiz bıraktın.