........Gözlerinde hüznü yaşayan...Tanıdık tanımadık insanların baktığında hüzün gördüğü ve hep nemli olan gözlerdi onun gözleri yansıtmak istemese de dikkatli bakabilenlerin gördüğü ve zaman zaman sorular sorulandı...Ne oldu bir şeyiniz mi var...Bedeninde yılları taşıyordu ama kalbi daha çocuktu...Belkide hayatın yaşamın çirkinliklerini görmek istemediğinden...Kalbinde yaşattığı çocuğu bu yüzden çok seviyordu...
........Aşıktı üstelik hemde sırılsıklam...Yüreğindeki bu aşk geç gelmişti...Geç gelmişti gelmesine ama öyle bir gelmişti ki tüm varlığıyla hakimdi bünyesine ve yaşamına ne çok seviyordu anlatamıyorum diye üzülüyordu aşkına aşkını...Muzip bir tarafıda vardı...Aşkının hassas anını yakalayınca onunla uğraşmaya bayılırdı onu kızdırsın onu sinirlendirsin...Aşktı bu gerçek Aşk...Aşk içinde yaşanılan gerçek duygulardır bunlar ve hissettikleri...
.........İç sesinden gelenler doğruluyor du Aşkın tanımını...Aşkta olması gerekenler...Merak etmek...Kıskanmak...Sinir etmek...Endişelenmek...Didişmek...Uğraşmak...Öfkelenmek...Umursamak...Sabretmek...İstemek...Beklemek...Özlemek...Sevmek Sevilmek...Sevişmek...Eğer bu duyguları barındırıyorsa yaşadığın...Bunun adı Aşk...Bu duygular yoksa ilişkinde bunun adı her neyse...Bence Aşk değil...Sence? ? ?
........Birde kıyamıyordu aşkına onun saçının teline zarar gelsin istemiyor du onu o kadar çok seviyordu ki anlatamıyor anlatamıyordu yetersiz kalıyordu kalem tutan eli bazen haykırmak istiyordu aslında haykırıyordu ama kimse duymuyordu...Yine sustumm...
Dünya var olalı beri çirkin ve soğuk,
Erken içeceğimiz bir ilaç gibi.
Tadı dudaklarımızda acımsı, buruk.
Bu saatte gözyaşları, yeminler,
Boş bir tesellidir inandığımız.