Bir İstanbul varmış dediler uzaklarda,
Eskiden Payitaht derlermiş ona ve bir sürü heybetli isim...
Şimdilerde bir yerdeymiş ama ben hiç gitmedim,
Rüyalarımı süsler bir kız gibi gidip gelip yoklar beni.
Hep anlatırlar bir boğazı varmış nazlı nazlı akarmış
Bir de Altınboynuz’u varmış ama o eskide kalmış,
Şimdi yetim gibi mahzun mahzun bakarmış
İstanbul’a, bana ne yaptınız, ne hale getirdiniz diye
Tepeleri varmış, meşhur, hikayelere ve şarkılara konu olan
Şimdi apartmanlara, o çirkin apartmanlara bel vermiş
O garip tepeler inleye inleye...
Derler ki daha neler neler var anlatılamaz güzellikleri,
Tarihe yenik düşmüş, tuş olmuş bir pehlivan gibi.
Ayasofyası varmış bakarmış ve göz kırparmış,
O heybetli Sultanahmed Camisi’ne.
Sarayların şahını barındırırmış, tarih yazan sultanlara mekan olan
Topkapı ki hala dimdik ayakta ve bakarmış semaya.
Karşıda kardeşi Dolmabahçe Sarayı varmış,
Güzelliği ve zerafeti ile dünyaya nam salmış.
Hele bir görsen dediler Eminönü’nü tarihi orda yaşarsın,
İstanbul’a o zaman bir başka gözle bakarsın
Oradan görünürmüş Süleymaniye Camisi’nin tığ gibi minareleri
Tarihe meydan okuyan, Sinan’ın o dev eseri,
Yine bir görsen dediler Bayezıd Meydanı’nı
Sanki dünyanın merkeziymiş gibi gelir insana orası
Senden, daha neler neler anlattılar bana
Sanki Kafdağı’nın ardından gelmişsin bu vatana
Sen ki şanlı bir tarihi taşıyorsun omzunda onurla
Seni görmek için neler vermezdim şu avcumla
Kayıt Tarihi : 16.4.2003 12:57:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!