BİR İSTANBUL HÜLYASI
Yedi tepe üstünde bir mekân, meçhul bir zaman,
Arama Kaf dağında İstanbul karşında duran.
Güneş kaybolurken ufukta kan kızıllığıyla,
Boğaza en güzel aşk nameleri okuyordu o an.
Martı çığlıkları eşlik ediyordu bu aşk bestesine,
Çamlıca da mutluluğun resmini çiziyordu rüzgâr,
Bu aşkın adını gökyüzüne, İstanbul diye kazıyordu bulutlar.
Kız kulesinde her gece ayrı bir hüzün can bulur,
Dalgalar gizli aşk masallarını yıldızlara duyurur.
Kışın yalnızlığa meydan okur Üsküdar,
Tek misafiri olur sahilde soğuk dalgalar.
İki hisar birbirini nöbetler sadakatle her gece;
Sevdalılar boğaza ayakları basmaz hiç yere,
Sürecek sevdaları güneşin doğduğu her seherde.
Güneş batarken akşam deryanın serin sularında,
Bir güzelin maviş gözleri alır beni götürür uzaklara;
Mukayese et kaldıysa eğer bir zerre akıl başında.
Güzel, boğaz mı senin gözlerin mi gökçek bilinmez,
Gözlerin boğaza benzediği için mi vazgeçilmez.
Yoksa ben gözlerinde boğazın derinliğine;
Boğaz da gözlerinin maviliğine mi tutkunum,
Söyle can ben sana mı İstanbul’a mı vurgunum.
********
Güzelliğine benzetme bulmak acizliğime bürhân,
Sana güzel demek meçhul-u fail bir yalandır.
İstanbul senin sevgin can özüm de bir maveradır,
Sevdikçe yorulurum, döner sen de kaybolurum.
Şaşarım! Tarihte baş koymayan var mı kapına;
Âlemde düşmeyen var mı gül misal sevdana,
Eyüp el Ensari revan olurken aşk ile yoluna,
Karada yüzdü gemiler Haliç’te aşkın uğruna,
Gül tahtına kurulmaksa nasip Sultan Fatih bahtına.
Nedim ki değişmezsen tek taşını Acem malına,
Vefadarım âlemi değişmem bir katre gözyaşına.
Muamma bir yar ki İstanbul’u mesken tutmuş,
Bir garip gözlerini kapatıp İstanbul’u yüreğinde duymuş,
Şairin dilinde zaman mekân aşan bir sevgili olmuş,
Âşıklar bu şehr-i İstanbul’a nasıl da göz koymuş,
Düşkünlerin kara bağrına birer kördüğüm atmış,
Hasretin onmaz acısını tutkunlara bedavaya satmış.
Ne çıkar göğsümüzde binlerce yara açsa özlemin,
Ateş-i aşkına ezelden talip olduk verdik yemin,
Vah yok dilimizde Hâmd eder gönlümüz her daim.
********
Bir vapur hıçkırığında buluyorsam kendimi muttasıl,
Hasretindeyim kaç asır kalmadı dayanacak halim,
Vaslını görür müyüm bir gün bilmem, yok mecalim.
Sen de mevsim yaz, eteklerinde açar lale goncalar,
Benim gönlüm viran, mevsim sensiz hep sonbahar.
Mehtabı alırken her gece meltem ile koynuna,
Yıldızlar kıskandı mehtabı vurdular gece yurdunda.
Korkma ne yıldızlar ne mecnun bilecek sevdamızı;
Yüreğimin kırk kapılı mahzeninde saklarım adını,
Kalbimin en mahrem yerinde gizlerim aşkını.
Narin mavi dalgalar birer sayfa olsun namıma,
Kanlı gözyaşlarımla nakşedeyim tüm aşkları bağrına.
Her kim gönül verdiyse refah buldu, yaslandı aguşuna
Gönül mülkümün başkenti İstanbul’um İstanbul’um
İstanbul sebebi sen gönül yandıkça aşkınla dolacak,
Nergis gibi bir gün gözlerim ansızın uykuya dalacak,
Kimler aşkın ile yanmadı kapında kim kalacak,
Ölüm denen müphem yola herkes bir gün varacak,
Korkma! Unutulmadı adın bir an İstanbul unutulmayacak!
Kayıt Tarihi : 12.6.2010 19:00:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!