Gariptim.
Çıktım kuşları vurdum
Bir tuğlaymış bir ses mesafesi
Tuttum tuğlayı öptüm
Ben yokmuşum eczaymış öteberi
Kimyaymış belki de bir bavul
Taşıdım durdum.
Yetişemedim benden önce geçmiştin
Uyandım bir duvar kendini örüyordu
Gittim güle su verdim elimden tutsun diye
Kimyam yetmedi bu rayları döşedim.
Her gün kendini eksilterek tekrarlıyor artık
Dün yarın öbür gün ve sonraki
Perşembe sonra Cuma Pazar sonraki
Zenci bir dost gibi iniyor şimdi karanlık
Karanlıkta bir dost gibi herhangi bir zenci.
Aklıma sen geldin tren dedim.
Bir deniz bir balığı elinden tutup sömestr diye
Karaya fırlatıyordu
Oturup taşlara bakıp bakıp
Şey gibi anlamlı bir şeydi anlatamadım.
Arkana bakma orada kaderin pratiği var!
Üzerinde egzersiz yapıp baktım Tanrı’ya
Çok yoruldum bu yorgunluğu satın aldım
Ülkemizde yetişen intihar denizleri
Bir Marmara iki Marmara üç Marmara.
Kayıt Tarihi : 24.11.2013 00:42:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Nilgün Marmara
not:bak benim de varmış,bu deniz hakkında düşüncelerim...:))
koştum şiirin peşinden ya,aman vermedi dizimin bağları...çakılıp kaldım bastığım toprağa...toprak da kaydı nedense,tutamadım kendimi,gümledim şiirin ortasına...:)
ah bu Marmara!.:)
gçnülden kutladım seni ablası...selam ve sevgi ile...
Havaya fırlatılan taş konuşabilseydi, mutlaka kendi arzusuyla yukarılara çıktığını söylerdi.
C.Meriç.
Dün yarın öbür gün ve sonraki
Perşembe sonra Cuma Pazar sonraki
TÜM YORUMLAR (7)