Bir insana özürlü denmesi için...

Bir insana özürlü denmesi için
belki de mücadele etmemesi gerekir o kişinin,
üstesinden gelmek için başına gelenlerin
-mesela bir araba kazasının, bir tren kazasının...
Aksi halde, taşı gediğine oturtuyorsa,
çok daha normalcesine -şeyler,
az ya da diyelim çok kişiden- sorunsuz yaşayan görünene göre...
(ki, bu, mesela:
hayatın üzre saldığı koşullara...
ya da karakterinin kişinin
bu koşullara cevabı neticesinde.
ki aslında ikisi de birden ya, görünür..)
; yaşamını idame ettiriyor demektir.

Yukarıda kullandığım ' belki' ise,
orman yakan tarla sevdalılarına bir atıftır
ya da göl kurutan fabrikatörlere.
Çünkü kaza geçiren bazıları düşünülebilir ki;
geçer de karşısına kurulur televizyonun falan baygın,
hayattan eli eteği çekebilmiş bir şekli...
Böyle şeylerin saçmalığınadır o 'belki' de;
yoksa ellerine alıp büktükleri hayat,
kesin kez en anlamlı bir sürecin vukusudur.
Gönül ister ki terslikler olmasın hiç,
daha güçsüz olduklarıysa koskocaman bir yalan.
Düşünmek isteyen varsa eğer hala
bir başka açıdan, örnek verilebilir
kolayca, Çanakkale, Kurtuluş, Atatürk,
ve bir koca halk; önce koca yürek,
ve sonra ona destek bilek! !

-
madem, öyle ya da böyle, seçim kazandınız,
gerekli düzenlemeleri yapın!
Avrupa Birliği'ndeyiz diyorsunuz, madem böyle,
ordaki düzenlemeleri getirin bu konulardaki kolaysa.
tekerlekli iskemleler için falan yollar yapın vs.

bu ülke bolu dağlarında yaşayan kızılderililer, itfaiyeciden stilistler şairler, korkuteli'den babası tarafından para verilmeyen fakir cocuktan klasik müzik dinleyen ressamlar çıkartabiliyorsa, dünya bi hawking cıkartabiliyosa; bush'ların tayip'lerin vs. bu dünyada ne iş yaptıklarını sorgulamak lazım

üzerinden gene geçilebilir