Sen gittin!
Çorak yağmurların çatlayan dudaklarına
Hüzünlü bir şarkı gibi bırakarak beni.
Barınaksız,azıksız bir bedevi gibiyim.
Sen yeşil bir vaha,
Ben yangın bir sahra olurum
Düşlerimin ortasında.
Bugün seviştim, yürüyüşe katıldım sonra
Yorgunum, bahar geldi, silah kullanmayı öğrenmeliyim bu yaz
Kitaplar birikiyor, saçlarım uzuyor, her yerde gümbür gümbür bir telâş
Gencim daha, dünyayı görmek istiyorum, öpüşmek ne güzel,
düşünmek ne güzel, bir gün mutlaka yeneceğiz!
Bir gün mutlaka yeneceğiz, ey eski zaman sarrafları! Ey kaz kafalılar! Ey sadrazam!
Devamını Oku
Yorgunum, bahar geldi, silah kullanmayı öğrenmeliyim bu yaz
Kitaplar birikiyor, saçlarım uzuyor, her yerde gümbür gümbür bir telâş
Gencim daha, dünyayı görmek istiyorum, öpüşmek ne güzel,
düşünmek ne güzel, bir gün mutlaka yeneceğiz!
Bir gün mutlaka yeneceğiz, ey eski zaman sarrafları! Ey kaz kafalılar! Ey sadrazam!
Sen gittin!
Yelesini rüzgara savuran taylar
Nasılsa öyle...usulca.
Gözlerimde kan sarnıçları açarak
Ve ölümden korkar gibi benden kaçarak gittin.
[özgürlüğe kanat açmak gibi,usulca bilmeden,düşünmeden ardına bakmadan........hüzünlü şiirinizi,yüreğinizi paylaşıyorum.]
Bu şiir ile ilgili 1 tane yorum bulunmakta