Bir Hikaye(gerçek) Yazabilir miyim

Süleyman Kaya
514

ŞİİR


1

TAKİPÇİ

Bir Hikaye(gerçek) Yazabilir miyim

Kurtuluş savaşı yıllarında doğu cephesine
(Kazım Karabekir komutası olmalı) seferberlik
çağrısı yapılmış.Bizim köye ve yakın köylere
de ferman gelmiş.Eli silah tutan herkes (erkek)
askere çağrılmış.
Bizim üç köyümüz var.(Poyraz-Berdahol; Çalışkan-
Heştivan; Dereli_izdara ve türevi diclenin siirt
yakasında kurulu; Erguvan_Beleke köyleridir)
Çalışkandan,üç dört genç silah altına alınır.
Üçü de kimsesiz,fakir gariban,biri yeni evli
adı; Halil'dir(halile ahmo-Ahmet oğlu halil)
...
Bu seferbeliğe halk dilinde 'nefi' ölüme gitme
anlamı verilirdi.
Halil ve arkadaşı nefye'ye giderler.Eşini Erguvan
Abdurrahman ağaya,beleke-erguvana gönderir.Ailesi
oralıymış.
Halil,üç yıl bir fiil askerde kalır.Halk ölmüş diye
eşini başkasına,ağa familyesinden birine verirler.
Biriyle evlendirirler...
....
Bizim halile dönelim;
Halil baba anneme anlatmış; o,da bana anlatırdı.
Dedem(Ahmet oğlu Ahmet) Topal halil'le haca gitmişti,
Topal olduğu için dedem o'na yardım etmiş.Kısacası
arkadaşlarmış-hemşeri...
Dedemden dinleyelim;
Halil doğu cephesinde üç yıl savaşmış.Türkçeyi iyi
öğrenmiş.Bir gün ikindiye doğru bir ermeni köyüne
çetelerine taaruz ediyorlar.Ama güçlüymüşler,geri
çekilmek mecburiyetinde kalıyorlar.Tam da bu esnada
halil bacağından vuruluyor.Geriye çekilen bölüğe
refakat edemiyor.
Halil:'Komutanım vuruldum,siz gidin yalnız bana üze-
rinizdeki cephanyi verin ben sizi korurum.'
Komutan' Olmaz halilim seni bırakıp gidemeyiz' vb.
çabalar halili ikna etmez! Mecburen komutan üzerinde
ki ve bir kaç askerden de halile cephane bırakır ve
geri çekilirler.Halil son mermisine kadar savaşır
ve ermeni cephe taaruzuna izin vermez.Bu esnada
karanlık çöker,halil yarasıyla ve içten gelen inil-
tiyle başbaşayken birses; ' Haaalil Halillll yavrum
(sessiz) nerdesin? Benim komutanın, korkma seni
almaya geldim...' Halil; ' Burdayım komtanım...!
Komutan halili omuzlayarak bölüğe yetiştirir.
Uzun bir tedaviden sonra(Erzurum olmalı) bacağı
kangren olur,kesilir ve memlekete gönderilir.
...
Topal Halil beleke köyüne gelir.
Burayı anlatmasam olmaz mı?
Gazi gelir ama olur rezil.Eşi başkasının koynunda!
Ağa halili kendine seyis yapar.Her gün ağanın atını,
kısrağını tavlaya,otlatmaya götürür.Ama her gitiği
yerde eşi dicle nehrine sabahları cenabet-gusul
(boy abdesti) alır.Bilerek gaziye hergün işkence verir.
Halil yüreği yanar ama takatsız.
Halil topal haliyle gece gündüz düşünür,en sonra
tecrübeli gazi bir yolunu bulur.
...
Sabah atları meraya otlatmaya götürmezden önce ağa
nın odasına girer ve hanıma:' hanımım ben topal
yarı insan bir adamım.Ama önümde olan at ve kısrak
ağamızın namusu.Düşmanlarımızdan biri önüme çıkıp
ta bu atları benden alırlarsa.....Bilirsiniz ki
at namustur.Onun için acil bana bir silah lazım
hanımım'
Hanım' kopo-topal aha asılı tüfeklerden birini al'
der.
...
Halil içeriden acilen alır bir tüfeği ve doğruca
eski eşinin suya dalacağı yer gider.Bir bakar ki
eski eşi sallana sallana karşıdan geliyor.Hergün
yaptığı hareketleri(anadan doğma) tekralıyor.
Bizim gazi ' heyyyy! vefasız nereye kadar! '
Kadın'...halil ben ettim,sen yapma..! ' dese de
halil üçsene yaptığı askerlik tecrübesiyle tek
kuşunla tam alnına ortasına tek kurşunlavuruyor.
kadın suyun kenarına yığılı veriyor.
(özür dilerim, acı ama gercek)
...
Ağa halili esir alıyor.Bir mağaraya kapatıyorlar.
Akşamlayın asacaklar mı,kurşuna mı dizecekler..!
Ama dönem Gazi Atatürk Dönemi,patlayıcı silah
kullanmak yasak.
Belek köyüne on-onbeş kilometre de ki Cefane
jandarma karakolu askerlerince bir tüfek sesi duyulur.
Hemen acilen iki nefer sesin geldiği istikamete takiba
ta gönderilir.
Askerler, beleke-erguvan köyüne gelirler köylülerden
silah sesinin nerden geldiğini sormaktalar.Köylü
korkudan inkar eder.Ama tam bu esnada bir mağaradan
Türkçe sesi' İmdat! ! İMDAAAT...' sesi yükselir.
Halil türkçe sesini duyunca kapıyı tekmelemiş nara atmış.
Topal halil Türkçe sesini duymuş,kendisi de üç yıl
içerisinde türkçeyi öğrenmiş.Allah delil göterince
gösterir.
Askerler,Türkçe sesinin geldiği yöne giderler ve bakarlar
ki halil esir tutulmuş.Alır götürürler.CinayettenSiirt'e ceza
evine gönderirler.Ölüm-müebbet cezası alır.
Cezaevi arkadaşları onun adına Gazi Mustafa Kemal
Paşaya bir dilekçe yazarlar...!
Gaziden gelen cevap; 'Acilen gaziyi serbest bırakın!
Madalyasını verin.Ayrıca Aylığa bağlayın...Kutlama
mektubu gönderir Halil'e...!
...
Halil madalyasını aldı,aylığını da,tüm Belek köyünü
de satın aldı İkinci evliliğini palamut köyünden
yaptı.Allah tek oğul verdi.Adı Ahmet,yaşça benden
büyük ama abe kardeş gibiyiz.
Kendisi de iki evlilik yaptı.Dört kızı var,oğlu yok.
Halen Batman'da yaşıyor.Kalp hastası,yatalak...
...

Süleyman Kaya
Kayıt Tarihi : 18.9.2006 22:11:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Hikayesi:


... İşte Vatan fedeaileri,işte Kürt,Türk kardeşliği..! Herkese sonsuz Teşekkürler! Süleyman kaya 18.09.2006 NoT; Diğer gençler geri gelmezler!

Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.
  • Mehmet Çoban
    Mehmet Çoban

    Darısı bütün insanlığın başına...Güzel hikaye için kutlarım.

    Aslında baya güzel bir hikaye.. Tam bir filimlik. Senaristin elinden çıkmalı...

    Cevap Yaz
  • Ali Cengiz Turan
    Ali Cengiz Turan

    NAZİF KARDEŞ COK GÜZEL ANLATI SANKİ
    YANIMDA ANLATMIŞ GİBİ OKUDUM
    YÜREYİNE SALIK

    Cevap Yaz

TÜM YORUMLAR (2)

Süleyman Kaya