Bir Hayat -Sylvia Plath- Şiiri - İsmail ...

İsmail Aksoy
1898

ŞİİR


17

TAKİPÇİ

Bir Hayat -Sylvia Plath-

Bir Hayat

Dokun buna: bir göz küresi misali büzülmeyecek,
Bu yumurta-biçimli alan, bir gözyaşı kadar berrak.
İşte dün, geçen sene –
Çiçek olarak apaçık farklıdır palmiye gövdesi ile zambak
Bir duvar halısının rüzgârsız ilmeklerince.

Tıklat camı tırnağınla:
Porselen bir çan gibi tınlayacağım en hafif rüzgârda
Oradaki kimse bakmasa veya umursamasa da.
Mantar tıpalar misali hafif ahali,
Meşguldur hep her biri.

Ayaklarında denizin dalgaları eğilir tek sıra.
Kötü huy edinip ihlâl etmiyorlar sınırı:
Kısa dizginli gösteri atları misali vurarak toynaklarını,
Dururlar havada.
Yukarıda, bulutlar oturur püskülleriyle ve albenisiyle

Viktorya devri minderleri misali. Bu sevgili yüzlü aile
Mutlu edebilir bir koleksiyoncuyu:
Hakiki ses çıkartıyorlar, iyi porcelen misali.

Başka yerde daha açık yüreklidir manzara.
Aralıksız yağar ışık, körleştirircesine.

Bir hastanenin çıplak tabağı etrafındaki
Çemberde sürükler bir kadın gölgesini.
Aya benzer, veya boş bir kağıt parçasına
Ve bir çeşit özel yıldırım-savaşla acı çekmiş gibi.
Bir kavanozdaki cenin misali,

Bir bağı olmadan, sakince yaşar.
O köhnemiş ev, o deniz, bir resimde yassılaşmış,
Girmek için haddinden fazla bir boyutu var.
Keder ve öfke de çıkarılmış içinden,
Yalnız bırakmaktalar şimdi O’nu.

Ayrılışın kedi sesiyle gevezelik yapan
Gri bir martıdır gelecek.
Zaman ve korku, hemşireler misali, refakat ederler O’na,
Ve fena üşütmüş olduğundan yakınan, boğulmuş bir adam,
Ağır ağır çıkar, deniz üstüne.

(1960)

Sylvia Plath (1932-1963, ABD)
Çeviren: İsmail Haydar Aksoy

İsmail Aksoy
Kayıt Tarihi : 15.2.2014 15:10:00
Hikayesi:


A Life by Sylvia Plath Touch it: it won't shrink like an eyeball, This egg-shaped bailiwick, clear as a tear. Here's yesterday, last year - Palm-spear and lily distinct as flora in the vast Windless threadwork of a tapestry. Flick the glass with your fingernail: It will ping like a Chinese chime in the slightest air stir Though nobody in there looks up or bothers to answer. The inhabitants are light as cork, Every one of them permanently busy. At their feet, the sea waves bow in single file. Never trespassing in bad temper: Stalling in midair, Short-reined, pawing like paradeground horses. Overhead, the clouds sit tasseled and fancy As Victorian cushions. This family Of valentine faces might please a collector: They ring true, like good china. Elsewhere the landscape is more frank. The light falls without letup, blindingly. A woman is dragging her shadow in a circle About a bald hospital saucer. It resembles the moon, or a sheet of blank paper And appears to have suffered a sort of private blitzkrieg. She lives quietly With no attachments, like a foetus in a bottle, The obsolete house, the sea, flattened to a picture She has one too many dimensions to enter. Grief and anger, exorcised, Leave her alone now. The future is a grey seagull Tattling in its cat-voice of departure. Age and terror, like nurses, attend her, And a drowned man, complaining of the great cold, Crawls up out of the sea.

Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!

İsmail Aksoy