Bir hasbihâl eyledim, bu gün kendi kendime,
Kendim bile şaşırdım, aynada ki rengime.
Özeleştiri yaptım, vurdum kendi nefsime,
Yakışmaz dedi nefsim, bak bunlar nefesime.
Doğruları överek, yanlışları gizlemek.
Muhalifi döverek, batıl yolu izlemek.
Uğraşmasınlar boşa, saklamaz kel-i terek,
Yiğitliğin gereği, Hakk-ı haykırmak gerek.
İyiye kötü demek, züldür insan olana.
Yiğidin hakkın vermek, haktır adam olana.
İyilerde var amma, yapılanlar içinde.
Ekseriyet muamma, kasıtlı bir biçimde.
Umut ekip beyhude, hayal kurduruyorlar,
Umut fakire ekmek, umutla duruyorlar.
Bir parmak bal sürdüler, emeklinin ağzına,
Umutlar düğümlendi, garipler boğazına.
Artı Atmış geliyor, torba yasadan diye,
Aylarca beklediler, çıktı geldi hediye.
Hesap karıştı biraz, döndü hocanınkine,
Atmış buysa, zam nerde? Zam buysa, atmış nerde?
Efkâr-ı umumiye, elbet bakıp görüyor,
Bizim köyde bu işler, demek böyle yürüyor.
Bilmem nasıl işkembe? beyler ye ye doymuyor.
Bizde boza pişiyor, onlar kay kay oynuyor.
Alamet-i farika, enselerinden belli.
Mide değil fabrika, kimisi kelli felli.
Dertlere çözüm dersen, nutuk üstüne nutuk.
Bizde olan bu; yersen, ekmek arası katık.
Şak şak ile geçiyor, yalamalık ömürler.
Hasılatı biçiyor, kankilerle, dünürler.
Bilmem kimden yadigar, bu melâmet hırkası?
Eskidendi payidar, kulağımın arkası.
Şerefim yanma boşa, söylersin gitmez hoşa,
Sütten çıkmış ak kaşık, adamlar sümme haşa.
06 / 04 / 2011
Ozan:şerefim:Şerafettin YILDIZ
Şerafettin YıldızKayıt Tarihi : 29.4.2011 22:33:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!