Yıldızların kavurduğu, topraklar üzerinde
Tutunuyoruz direncimize okyanusun ritmiyle.
Şemmamme………………………. Şemmamme! ............................
Umut yağmurlarında şafaklanırken yüreklerimiz
Mavi dağlarına ülkemin kızıl baharlar çalmada eller…
Şemmamme………………………. Şemmamme! ............................
Acımız haz verirken sürüngen öfkemize
Kaşıyoruz sarkıt ve dikitini kararsızlığın.
Şemmamme………………………. Şemmamme! ............................
Azgınlaşmış çizgiler solluyor ufukları
Salınıyor saydam kuşkulara soluklarımız.
Şemmamme………………………. Şemmamme! ............................
Yıldızların potasında eriyor kıl payı yanılgılar
Tedirginliklerimizin çözüyoruz dar yakasını...
Şemmamme………………………. Şemmamme! ............................
Pusulamızda inat, çekeğimizde direnç ve istencimiz
Adım adım ayıklıyoruz gölgelerin saltanatını.
Şemmamme………………………. Şemmamme! ............................
Şahan uçuruyor vuruşlarımız kavganın doruğuna
Söküyor dağların kaşında karanfil duruşlu seher.
Şemmamme………………………. Şemmamme! ............................
Şimdi sürme zamanı ateşe sabrımızı
Tokmağın davula indiği hengâmede.
Şemmamme……Şemmamme! ......... Şemmamme……Şemmamme! .........
Ali Ziya ÇamurKayıt Tarihi : 18.9.2006 21:14:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Harman sonu yaşadığım yörede eş dost düğünleri çoğaldı. Gaziantep'in gezdiğim köylerinde, gittiğim düğünlerde gördüğüm 'Şemmamme' adlı halayı oynayan gençlerin uyum ve dinamizmi beni etkiledi.... Ben bu yörede daha önce pek çok kez düğüne gitmiştim ama bu 'Şemame' oyunuyla hiç karşılaşmamıştım.. Bu yıl her gittiğim düğünde benim gibi bir Karadenizliyi bile coşturacak ritim ve kıvraklıktaki bu oyun beni oldukça duygulandırdı... Gerek oynanış biçimi, gerekse ezgileriyle ilgimi çeken bu oyundaki düzen ve figürler, yarına yönelik epriyen umutlarımı güreltti......Bana bu dizeleri bu oyunu titizlik, özen ve coşkuyla oynayan gençler esinletti...... Şemame oyununda yaşadığım coşkuyu sizlerle paylaşmak istedim...... NOT: 'Şemmam', Kürtçe 'amcakızı' anlamına gelmektedir.'

Tokmağın davula indiği hengâmede.
Ateş çemberinin içinde olduğumuz şu günlerde Ne kadarda ihtiyacımız var Tokmağın davula indiği hengamedeki sabra...
Yazmalısınız hocam, saygılarımla Nihat Albayrak
Bir '10' puan daha
Fikret Sahin
TÜM YORUMLAR (3)