Unutuverir takvimler dördü-beşi
Bu günler bitecek bir gün mutlaka
Kâinatın asırlardır yanan güneşi
Kül olup sönecek bir gün mutlaka
Aldanma bu dünyaya hepsi bir hülya
Seyrine daldığın renkli bir rüya
Üzerinde yaşadığın bu koca dünya
Tersine dönecek bir gün mutlaka
Her nebatın hakkıdır ölmek
İmkânsız bu gerçekten dönmek
Günleri geceleri doğayı görmek
Sona erecek bir gün mutlaka
Uyan artık ey biçare bu uykudan uyan
Uyumayı unuttu hakikatleri duyan
Hiç susmadan hep Hakk’ı okuyan
O diller de susacak bir gün mutlaka
Günahın sevabın yazılır deftere
Çıkarsın dönüşü olmayan sefere
Azrail gelip de bulunduğun yere
Canını alacak bir gün mutlaka
Ardından ağlayacak bütün sevdiklerin
Seninle gelmeyecek ömrünü verdiklerin
Vücudunu ayakta tutan kemiklerin
Toprağa dönecek bir dün mutlaka
Kapatırsın gözlerini açmamak üzere
Bir daha dünyaya bakmamak üzere
Teneşir üstüne yıkanmak üzere
Cesedin uzanacak bir gün mutlaka
Her canlı beden bir gün ölür
Sonrasında kara toprağa gömülür
İyiler kötüler bölük bölük bölünür
Her kul bölünecek bir gün mutlaka
Ecel gelip ölümün tadını tattıracak
Dünyanın malını bedava sattıracak
Pişmanlıkla dövündürüp ağlattıracak
Mahşer kurulacak bir gün mutlaka
Münker ve Nekir gelirler sorguya
O gün kapılacak büyük korkuya
Sur ile uyanılacak derin uykuya
Herkes dalacak bir gün mutlaka
Kayıt Tarihi : 14.6.2009 18:10:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Adem Yarar](https://www.antoloji.com/i/siir/2009/06/14/bir-gun-mutlaka-34.jpg)
Hakikat
Beton apartmanlarda yok olan gençlik gibi,
Giden gitti de, kalan kaldı mı yer de sanki! ..
Kimde var kaç asırlık ulu bir çınar ruhu,
Yer de ebediyet yok; giden Peygamber gibi...
Ersoy AKDAĞ
TÜM YORUMLAR (2)