Bir gülüşü var ki…
Güneş utanır doğmaya,
ay yüzünü saklar bulutların ardına.
O gülünce, bahar yürür sokaklara,
kuru dallar filiz verir,
çocuklar sebepsizce sevinir.
Bir gülüşü var ki…
Aç kalır kelimeler,
yetmez kalemin ömrü onu yazmaya.
Bir yudum bal olur gözlerinin kenarında,
ekmeği banar insan,
çünkü o gülüşte doyar ruhlar.
Bir gülüşü var ki…
Dertleri unutturur,
yara izlerini örter pamuk gibi.
Bir dokunuşu ipek kadar yumuşak,
bir yıldırım kadar derindir.
Bir gülüşü var ki…
Geceyi sabaha çevirir,
kahrı, sitemi, gamı siler bir nefeste.
Öyle bir an gelir ki,
yalnızlık bile susar o gülüşün önünde.
O gülüş ki...
Bir nehir gibi akar içime,
her damlası umut, her kıvrımı dua.
Yandığımda serinliğin,
üşüdüğümde sığınağım olur.
Bir gülüşü var ki,
ne keder kalır ardından,
ne de yarın korkusu.
Dünyayı değil,
bütün ömrü versem yeridir o tebessüme.
Ben bilirim,
bir gülüş bazen cennet kokar,
bazen ayrılığın sessiz vedası olur.
Ama onun gülüşü…
O başka,
o sonsuzluk gibi bir şey.
Ve ben,
bir ömürlük suskunlukla,
bir hecelik dua gibi,
yazarım onu her satıra,
her bakışa gizlerim adını.
Çünkü bilirim…
Bir gülüşü var ki,
dünyaya bedel.
Gülüşüne deli bal diye ekmeği banarım,
gözyaşımla yoğururum umudu.
Yandım mı derim:
“Ne gam!
Bir tebessüm etti ya…”
— Kul Ortak der,
Ve işte o an,
ben değilim artık,
bir ismin yankısı kalır gecede:
KUL ORTAK
Baki OrtakKayıt Tarihi : 23.11.2025 00:52:00
Şiiri Değerlendir
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.




Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!