Ben sahranın kızgın kumlarını
bir gece yürüyüşünde geçtim,
başım üzüntüden düştü kollarıma
anlımdaki çiğ damlası gibi
gül bahçeleri yolumu kapatır.
Ruhum yok bu çölün içinde
önce kedi, sonra kertenkele
ve benim sevgili köpeğim gölgem
bir yılana sarılır gibi sarıldım
bu hayata, beni nolur sen bağla.
Ve benim gönlümdeki bahçeye
geldiğinizde bir Hafız şiiri okuyun
bir gece yürüyüşünde geçtim,
kalbimdeki çölü Rimboud’un sırtında,
benim bu hayatıma nolur sen ağla.
Kurumuş ot parçaları Arap saçında
binbirinci kez Şehrazat kollarımda
anlımdaki çiğ damlası gibi ruhumdan
başka kelimelerim yok üzücü oysa.
Çölün ortasında bir ağaç çıplak duruyor
ama kahverengi bir yaprak var dallarında
yazdığım bu en üzücü şiir değil,
bir gece yürüyüşünde geçtim
diyarında sevgilinin kollarında
bıraktığım hayatı başından sonuna.
Kayıt Tarihi : 7.3.2012 12:59:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

TÜM YORUMLAR (1)