Yaz gelmiyor olsa da haziran
Benim içim kış gibi en hafifi hazan
Özlüyorum geçmişi merak ederken geleceği
Yaşayamıyorum bu anı aklım bir ileri bir geri
Midem yemek arar doysa da kalkmak istemez sofradan
Geçmezken bir söz bile tok mideme daha
Gözüm mideden daha beter tam yüzsüzdür doymaz ölene kadar
Sofralar dizilse uçsuz bucaksız ardı arkası kesilmeksizin
Ve esse rüzgar yere düşse bir zeytin bile
Gözüm sofrayı unutur zeytin derdine düşer ufacık
Doymayacağını bilir ama ufak diye de vazgeçmez
İşte uğraşırken kendimle cebelleşerek
Aklım sorulara cevaplar arar merak ve telaş içinde
Ama istemez işine gelmeyen cevabı da okur bildiğini
Doğru birdir deyip kükreseler içinde aklımın inlerine girerek
Yine düşer şüpheye o uslanmaz aklım
Beynimin içinde damarlar tıkansa ince ve kalın
Kan gitmese bir süre yaşar yine bu kafayla beden
Yaşayamaz ama iki saniye akıl çalışmadan manen
Sorgular,şüphelenir ve düşünür
İçimden cevapsız sorular ve yetersiz cevaplar
Uzaktan bir öpücüğe bile muhtaçken tenim
Toprak altında çürümeye mahkum bir vakit
Yavaş yavaş dürülürken defterim habersizce
Ya o meçhul ölüm ne sonda bekleyen?
Geleceği zaman bile belli değilken
Ya gidecek yer neresi?
Cennet,cehennem iki yanda ortada araf
Bedenim burada ama aklım nerelerde yarabbi?
Durduramıyorum bitmez bir benzin var içinde aklımın
Ama frenleri yok balataları konmamış
Yıl kaç diye sorsa biri alaycı ve eğlenerek
2006 derim en fazla gidemem daha öteye sonrası muhal masalı
15 yıl nereye gitti diye eğlenirken benimle nemrut kişi
Çeker giderim bu suale yok cevabım ebedi
Derbeder ve berduş ilerlerken hayatım
Işık misali hızlı ve su misali önüne geçilemez
Azalmakta vaktim yakınlarım firar ederken ölüme
Mezarlıklar artık daha anlamlı ruh meclisimde
Ya buluşacak mıyız bir yerde bir gün gamsız halde?
Defterler verilirken sağ,sol ve arkadan dehşetli günde
Yaradan der mi ayrılmadan sevdiklerinizle girin cennete diye?
Var mı ümidim yoklarken içimi bir karşılığa muhtacım hakirce
Bu asırda doğsada bedenim muallaktayım gizlice
Başka yerde ruh iklimim saklanmaktayım sinsice
Gönlümün putlarını devirirken mecburen ve cebren
Yaşama direnirken ölüme binayen
Ölüm çekilirse arkamdam yaşayamam yok tutanağım
En büyük destekçim ölüm ve meleği muhterem azrail
Yaşarken var mıyım sanki bir akıl,dil veya gönülde?
Ölüncede sevmezler beni hem sevseler ne fayda?
Ben çürürken mezarda akrep ve yılanlar içinde
Öldükten sonra gelen sevgi neyime gerek?
Duyamam ve hissedemem onları biraz bile düşeceyim kabir dehşetine
Böcekler,örümcekler gezerken üstümde hangi şiiri okuyayım?
Ağzım kuruyacak Münker ve Nekir karşısında açılmayacak belki
Bir medet dilerken içimden ve oynamaz dudaklarım
Dünya'nın bütün toprakları sanki sadece benim üstümde o an
Soracaklar nerde o dünyada ki putların?
Ve alamayınca benden cevap
Kupkuru gözlerimden bir yaş akarak
Sonra bitti sorgu ve sual korku içinde sessiz çığlıklar
Ya düşersem çukara hem de cehennem alevli?
Okyanus geçse mezarımın üstünden var mı biraz ferahlık ya da esinti?
Yusuf'u kuyudan çıkaran yaradana seslenerek usulca ve hadsiz
Ederek Yunus'un duasını kurtulur muyuz ansızın?
Yoksa kapandı mı tamamen tüm tevbe kapıları?
Bitmeyen sorular kurcalarken aklımı ölmeden daha
Ruhum azapları edemez zapt
Gönlüm orta şekerli kahve gibi ne tatlı ne acı tarafsız
Dilim gizlerken bir et içinde gerçekleri
Kalbim huzurda değil ama ona yakın
Aklımın odalarında bombalar patlıyor ölü yok ama sayısız yaralı
Ufuklar kapalı ve bulutlu simsiyah dumanlar
Görünmüyor yakınlar bile sırra kadem basmış güneş
Hava soğuk,toprak sıcak,rüzgar ıllık
Gökyüzü küsmüş yeryüzüne sanki karışmış alem
Bunlar olurken etrafta hala hayattayım ama kasvetli içim
Ama dört taraftan gelen biri var sanki beni yatıştıran
Ve ümitler tükenmez içimde umutlarım diri nefes almakta
Cennet istemeye yok çehrem ve temiz değilim doğduğum gibi
Cehenneme gelince dayanacak gücüm yok bir kıvılcımına küçücük lahza bile
Ateşin ateşten kaçtığı yerde ben çorak bir toprağım ne yaparım?
Gideceğim yeri bilemem yok ki ne tapu ne senedim
Ben araftayım Araf'a gitmeden sadece bunu bilirim
Kayıt Tarihi : 14.6.2021 10:34:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!