Bana, yazma! Diyorlar.
Nasıl yazmam ahvali şeraiti?
Zonklarken acıyla çıban,
Nasıl sıkıp çıkarmam cerahati?
Ulur iken tasmalı kuduz köpek,
Salmak için fırsat kollarken sahibi.
Kutlu bir davanın yolcusuyuz biz,
Yok içimizde istikbal korkusu,
İçimize sinmiş, çıkamaz;
Vatan toprağının kokusu.
Ardımızda bırakmışız,
Ana, eş, bala, yavuklu.
Aşk oduyla yandık biz,
Beyhude sanırlar;
Bir çift hülyalı göze kandık biz,
Ne sanırsa sansınlar,
Kevsere susadık biz.
Türkün öz bağrında onarılmaz bir yarasıdır Hocalı,
Ermenin ağzında, geveler durur bir soykırım yalanı.
Keyifle yalanır, görmezler önünde kan dolu çanağı.
Türk’ün taşmaya görsün sabrı, indiriverince şaplağı.
Yıkılır sırtı üstü; ne ustası kalır, ne de yamağı.
İnce bir çizgi çizilmiş kaderimiz,
Gel ey dost, yolumuzu düz eyleyelim.
Zaten tarumardır yıkılmış dünyamız,
Gel ey dost, ahireti mamur edelim.
Olmasa da bu dünyada sarayımız,
Gel ey dost, Cennet’te köşk imar edelim.
Bugün Sevgililer Günü imiş,
Kim demişse yalan demiş,
Sevmenin günü olur mu imiş,
Seven için her gün sevgi imiş,
Ben Seni Her Gün Seviyorum,
Sensiz Bir gün Ölüm Demek imiş.
(Adana; 14.02.2012)
Bertan ALTINOK
Seni de, Seni seveni de Seviyorum.
Gerçek Ölümsüz Aşkım Türkiye’m.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!