Bir zamanlar...
İşte o zamanlar, özlenen zamanlar.
Şarkıları özlenen,
Sokakları, evleri, çatkapı misafirlikleri...
Niye şimdi yoklar,
O sıcacık dostluklar,
Selamlar, gülümseyen bakışlar...nerdeler?
Niye çalmaz telefonun zili,
Kapılar hep kapalı, perdeler çekili gündüze...niye?
Ölüm kimilerini kokutur,
Çok korkutur oldu kimilerini de.
Dumanı üstünde bir tas sıcak çorbaya hasret öteki komşu,
Kimin kimden haberi olur, böyle giderse bu koşu.
Arpacı kumruları bile bıraktı doluyu boşu,
Mutluluğu ararken şaşırdık,
Parayı, pulu doğru yolu...
Cinnet çağrıştırıyor flimler, diziler.
Hayatın acı gerçekleri oldu yaşantımız,
Herkes mutsuz herkes umutsuz.
Dön geriye, hadi dön!
Bıraktığın yerde mutluluk.
Baktığın yüzde insanlık,
Sarıldığın dostta özlem...
Hadi dön...
Söyle yine eski şarkılarını,
İstersen ıslık çal,
Aç bütün pencereleri,
Doğanın verdiği renk cümbüşünü al,
Yaşamın getirdikleri,
Alırsan elinde kalır,
Unutur insan bazen,
Hiç ölmeyeceğini sanır.
Ne yaşadın, ne bıraktın,
Anıların kalır...
Paranı el, dumanı yel,
Toprağı sel alır...
Bir fidan dik toprağa sarılsın.
Ardından bir fatiha ile...
Sulanırsa, sadece o kalır.
Kayıt Tarihi : 27.11.2007 18:11:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Akıcı ve anlamlı, finali çok etkili bir şiir. Kocaman alkışlar. 10
Paranı el, dumanı yel,
Toprağı sel alır...
Bir fidan dik toprağa sarılsın.
Ardından bir fatiha ile...
Sulanırsa, sadece o kalır.
MUTLU OLUN, KALEMLE KALIN. BUGÜN, YARIN VE DAİMA.
SAYGILAR...
Âlimoğlu
güzel ve ders alınması gereken bir çalışma...
selam ve saygılarımla kutlarım...
TÜM YORUMLAR (5)