Bir elin parmaklarından bir elin aşk avuçları gibiyiz şimdi. Elin parmakla gösterdiği, gösterişsiz günlerin dem geçmişindeyiz. Bir elin parmaklarını saydım senin için.Yüzük taktığın parmağının yüzündeyim.En çok o parmağını sevdim.Benden eserler, esintiler, izler, aşklar vardı. On parmağında ,on marifetinin muarifiyim. Sensizliğin parmak uçlarını sayıyorum.Bensiz yaşadıklarının hayal uçurumlarında ne kadar mutlusun? Kimi sevsem sana benzeyişin iki elindeyim. İki elim yakanda.
-Şu hayat arenasında kavgamız hangi olgulara kadim. Sen hangi kadimliğin kadınısın.
Fark etmiyordu az ya da çok oluşumuz. Az ile çoğun ellerindeydik. El ele gezemediğimiz her günün parmakları kopuyordu.Hangi parmağın kaldı ki? Baş parmağın baş başa kalacağımız gün için kalmış olmalı.Bu aşk okulunun hüzünbaz sevgilisi kaldır şu parmağını. Benim soruma cevap ver. Aşk cevapsız kalamaz.
Bize yazılan kaderin düşüyordu…Bize sunulan aşkın can pınarındayız.Kara bahtının kitabında kapak sensin. Kapak güzeli olarak aşkımın kitabından ömrümün kütüphanesini geldin.
Güneşle başladığımız el sıcağında,ayla kapladığın gecelerin hecesinde farkındalığın parmaklarını sayamıyoruz.
-Hayat avuçların karanlığından izler taşıyordu… Bir yanımız sevilmeye, bir yanımız nefretlere boyanmıştı.İkimiz de ressam değildik. Hangi keder bunları boyadı.Hangi kaderin sol elindeyiz.
Saati mi şaşırdı bu hıyar?
Gerçi hiç saati olmadı ama
En azından birine sorar.
Cebimde bir lira desen yok,
''bir elin parmakları kadar sadık olmayı seçtim''
parmaklarımı ellerimle birlikte ellerine hapsettim..
Bu şiir ile ilgili 1 tane yorum bulunmakta