-Zülfikâr Yapar Kaleli'ye-
Can kaleli doğrultmuşsun okları,
Kuş dâhi kaçmaya fırsat bulamaz!
Nâsiplenmiş gâdâbından çokları,
Nefs âsîdir yük altında kalamaz!
Elde beş parmak var, beş ayrı boy
Milyarlarca insan milyarlarca huy
Terâzi gözüne bunlarıda koy
Herkesin fıtrâtı aynı olamaz!
Belki gâfil ama, ateş var özde,
Küçültme olmasın söylenen sözde,
Yoksa nice bahar kaybolur güz'de;
Böyle kervanımız çok yol alamaz!
Tekerleme malûm; 'Paralar peşin! '
'Geçim' deyip geçme, hele bir düşün!
Çocuklar ne giyer, ne yanar kışın?
Gârip, düşünüpte, nasıl solamaz?
El eşinin erliğinden bize ne!
Ya yakarmış koltuk için düzene
Hidâyetler dileyelim azana;
Başka türlü aşk gölüne dalamaz!
Ozan İlo sana haksızsın demez,
Kabûl, bu naneyi mert olan yemez,
Amma nefs çok zaman Şeytân'a çömez;
Ondan el yıkayıp, Hakk'a gelemez! ..
Kayıt Tarihi : 16.2.2007 20:56:00
Şiiri Değerlendir
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
İsyan...
Tarifi imkansız, bugünü tarif,
Gördüm çözemedim, düşündüm, kaldım.
Anlatamam, anla, sen ol da arif,
Gündüz hayal, gece uykumu böldüm.
Düşünmek gerekir demeden önce,
Kulluğunu bilmek en güzel bence,
Kaypaklığın son haddini görünce,
Vallahi kendimden utanır oldum.
Düşündüm yılları inceden ince,
Tam menzile ermeye gün gelince,
Eylüllerde sam yelleri esince,
Açmaya çalışan gül idim soldum.
Dinledim bu devrin her alığını,
Üst üste ekledim, yaptım yığını,
Hergün dümbüklerin kaypaklığını,
Görünce aklaşmış saçımı yoldum.
Zindanda korlaşmış közünü görüp,
Bayram sohbetinde sözünü görüp,
Çoğunun kokuşmuş özünü görüp,
Özümü dağlara, taşlara çaldım.
Kul secde ederse paşaya, beğe,
Kaleli’ye sorma, sebebi niye?
Hesabı divanda versinler diye,
Rüzgara yükledim, Allah’a saldım.
Zülfikar Yapar Kaleli
Akıl kesmez anla konular iri
Şaşırdım yolumu, göstersin biri
Rica ediyorum, af diliyorum.
TÜM YORUMLAR (2)