Kırılgan bir mayıs suskunluğunda
içim daralıyor, gökyüzü renksiz
karanlıklar geçmiş sanki içime anne.
Bir bak bana, konuşma istersen/ sitem et
varlığın yetiyor dünyama gitme!
Gitme anne kal...
Kal ruhumun suskunluğunda.
Bırakma anne bırakma sensiz.
Bırakma n’olur beni kimsesiz...
Bir hayat bekliyordu beni selamsız/merasimsiz
gözler yeni bir dünya görüyordu.
Yeni bir iklimde ben
hoş geldin demelerini beklerken
narin bir dokunuş, mülayim bir bakış sezdim.
Ben o günü hiç unutmadım dersem anne güler misin?
Gelme anne o günlerden dersem ağlar küser misin?
Hep sebepsiz kızgınlıkların kaldı ruhumun derinliğinde
biz yıldızlar üzerimizde gözlerimiz açık rüyalardaydık
derin ve yaldızlı uykular istiyorduk
zifiri gök üzerimizde belki korkuyorduk
ama tutunup yıldızlara
babam ya gelirse diye uykuyu unutuyorduk.
Sen çektire çektire örtüyordun üzerimizi
gözlerimizi de örtüyordun anne/ hayallerimizi de.
Anılarım bugünlere sıçrayacak biliyordum ben
ağzımın içinde birikiyordu kelimeler
tam bozuk bir cümle kuracakken
baktım ki burada değilsin
dokunuyor, konuşuyorsun ama
ötelerdeydin
kulağın kapıdaydı anne
uzakta olmayan babamı bekliyordun.
Yıldızları içimizden söküp atıyordun.
Biz gözümüz kapalı yıldızlara uzanıp, hayaller kuruyorduk
gözlerimizi kapatır gibi yapıp gizlice seni süzüyorduk.
Ahh, anne! hep acıları büyüttün içinde
gözlerin nemli, sesin utangaç o halinle
kaldın zihnimin ta dibinde.
Unuturum belki ne kaldıysa çocukluğumdan
ama kızgınlıkların yüzüme yapıştı çıkmıyor
alnım kırış kırış ben gülsem de düzelmiyor...
Şimdi bir dünya biriktiriyorum gözlerimde anne
Annesiz büyüyen çocuklar adına
düşünceli ve gülümsemeyen çocuklar aşkına.
Şimdi bir dünya tebessüm biriktiriyorum yüzümde anne
gökyüzünün en kuytu köşesinde
belki en yalnız bulutun kalbinde
belki en sönük yıldızın gözlerinde.
Ve
bir
dünya çiziyorum anne,
seninle başlayan
hem de seninle...
Kayıt Tarihi : 6.4.2007 15:29:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!