Bir dilber-i âfet ki çıkmak bilmiyor serden
Ben sevdikçe o beni kurşunladı yüz yerden
Hele bir mest olduğum süzülüp gidişi var
Hem fettanca gülüşü hem de nâz edişi var
Sönmedi arzumânım içimde yarım kaldı
O ahu gözlü benden sanki intikam aldı
Ne avdet ne de vuslat güldürmedi bahtımı
Muvazzaf bir edayla yıktı gönül tahtımı
Çekilmez cevr-i cefa kalbimi dağlaması
Gönlümün giryan olup ardından ağlaması
Gün be gün biraz daha ona giriftâr oldum
Gel gör şimdi hicrinle nasıl sarardım soldum
Sır tuttum bahsetmedim ol nigârın adından
Dağlar taşlar inledi gönlümün feryadından
Ben sabrımla yılları birbirine eklerken
Tanınmaz hale geldim şâd olmayı beklerken
Âfet: başa gelen üzücü hâl.
Arzuman: Arzu, dayanılması güç istek.
Avdet: geri dönme.
Vuslat: kavuşma.
Muvazzaf: vazifeli, görevli.
Cevr: eziyet.
Giryân: ağlayan.
Giriftâr: tutkun aşık.
Nigâr: güzel
Şad: mutlu, bahtiyar.
Kayıt Tarihi : 3.10.2005 20:55:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Kitap: Geceleri Yakıyorum

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!