Geçerken uğradım
Çoğu mavi, yarı toprak bir hana,
Kimisi han, kimisi yaman
Dağında çoban,
Kenarından geçiyorum.
Bir lokma ekmek, bir yudum su
Acıyan yüreğe tuz,
Gönülde feyz,
Pazarında doldurdum heybemi,
gidiyorum.
Baharını gördüm,
çiçekler sazda, güller niyazda
Bülbüller ağlaşır küçük bir aşiyanda.
Bülbülün aşkı gül,
Vezin ölçüsüz,
Keman akortsuz,
Ben anlamam
Kurdi, nihavend, rast, hicazkar
Suzinak, nişaburek, karcigar
Divan bilmem, nota bilmem
Dizileri aynı olan makamlar,
Sekiz sesten bestekar.
Yüzyirmidörtbin alem lisanda,
Bir tek o'na baş eğerim yüce divanda.
Kışını gördüm,
Boranda hayata tutunanlar,
Üşüyen yürekler,
Buz kesmiş bedenler,
Gece olunca yananlar,
Şafağın kızılında kuşlarla uyananlar.
Kimi İbrahimi kor ateşlerde,
Kimi İsmaili hançeresinde keskin pıçakla,
Kimi Yusufi körkuyularda,
Bense mecnuni, şaşkın ve biçare arafta
Geçerken uğradım,
Çoğu mavi, yarı toprak bir hana,
Kimi hanlar hanı, kimisi yaman
Dağında çoban
Kenarında dinlendim,
geçiyorum
Dünya denen devrandan.
Kayıt Tarihi : 25.1.2021 18:58:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Akşam saatlerinde yazdım.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!