Bir Destansın İstanbul Şiiri - Ahmet Pekiyi

Ahmet Pekiyi
115

ŞİİR


5

TAKİPÇİ

Bir Destansın İstanbul

Bizlere muştususun o kutlu peygamberin.
Hayalini süsledin sen, milyonlarca erin.
Asla yâri olmazsın, hak etmeyen neferin.
Fatihlerdir sahibin böyle söyler kaderin.

Şehirler içinde sen, misk kokulu bir gülsün.
Her gün farklı renklerle açan eşsiz sümbülsün.
Nağmesine âlemi hayran eden bülbülsün.
Nahoşa perde olup hoşu gösteren tülsün.

Mazi, toprağında boy vermiş sırlı bir çınar.
Asya’dan Avrupa’ya her köşede izin var.
İhtişamın, tarihin ruhuna hayat sunar.
Senle sonsuza akar zaman isimli pınar.

Kabiller seni yuva bilse de sen Habil’sin.
Melek gibi beldeler yanında Cebrail’sin.
Tüm nehirlerin hürmet ettiği Ulu Nil’sin.
Ey İstanbul, dünyanın göz bebeği bir ilsin.

Ceddimden mühürler var, her iki kanadında.
Dünyada hiçbir mekân yoktur senin tadında.
Çok insanın umudu gizli güzel adında.
Sen hâlâ taptazesin kem gözlerin yâdında.

Hüsnünle Ey İstanbul, ne görkemli endamsın.
Tılsımlı gecelerde şairime ilhamsın.
Derinliği evreni kuşatan bir kelamsın.
Ümmete Son Resul’den gönderilen selamsın.

Tarihe nota verir; her sabah, hisarların.
Alplik türküsü şakır asırlık çınarların.
Bir özgürlük anıtı gibidir duvarların.
Seni resmetmek kârı değil sanatkârların.

Satırları ufuklar kadar engin destansın.
Hudutları fezayı kuşatan bir irfansın.
Küllerinden yeniden alevlenen umransın.
Yazımı ebediyen sürecek tek romansın.

Sana yar olmak için can verdi nice sultan.
Yüzyıllarca emrine ram oldu koca cihan.
Sözüne uyuldukça değer kazandı zaman.
Asilsin, muhteşemsin, mucizesin Ey Canan.

Martıların dilinde dolaşan efsanesin.
Mana denizindeki tükenmez hazinesin.
Hamisi Eyüp Sultan olan nazlı hanesin.
Vasfınla Ey Gonca Gül, âlemde bir tanesin.

Her semtin güneş gibi ışık, bereket saçar.
Ana yurda kar yağsa insanlar sana kaçar.
Darda kalan yurttaşım, elini sana açar.
Gönüller göklerinde kanatlanır ve uçar.

İlkbahar geldiğinde açan şirin lâlesin.
Yedi tepe üstünden seyredilen halesin.
Boğaz’da gürül gürül çağlayan şelalesin.
Kıtalar ortasında yanan bir meşalesin.

Anne kucağı kadar sıcaktır sokakların.
Kanımıza renk katar doyumsuz şafakların.
Daim kaynağı oldun ulvi iştiyakların.
Canımdan bir parçadır mukaddes toprakların.

Türbelerden âleme yayılan muhabbetsin.
Dil, din, ırk ayırmadan; herkes için mabetsin.
Dünyanın her yerine barış sunan rahmetsin.
Kaf Dağı zirvesinden görülen bir Cennetsin.

Zarif boynunda ne hoş duruyor gerdanların.
Saray bahçesi gibi gözümde meydanların.
Firdevs’in parçasıdır emsalsiz mekânların.
Sen her zaman sevdası oldun Süleymanların.

Çamlıca’dan bakınca âsude bir ummansın.
Yalılarda, secdeye kapanan asumansın.
Gülhane Parkı’nda genç aşıklara limansın.
Bu efsunlu halinle tüm dertlere dermansın.

Seni gönlüme ilmek ilmek işlemiş ağlar.
Baktıkça sana erir, ruhumdaki şu yağlar.
Hasret sanaysa eğer, yol olur yüce dağlar.
Yalnız Ahmet’ler değil, ardından koşar çağlar.

Şu kalbimin rakipsiz Dilber’isin İstanbul.
Taşına ve tozuna bile tutkundur bu kul.
Desen ki: “Terk et beni kendine bir vatan bul.”
Altın yurda koysan da bunu edemem kabul.

Ahmet Pekiyi
Kayıt Tarihi : 20.5.2010 19:49:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.
  • Hüsamettin Sungur
    Hüsamettin Sungur

    Begenerek okudum tebrikler

    Cevap Yaz

TÜM YORUMLAR (1)

Ahmet Pekiyi