BİR DEMET GÜL
Ne zaman bir türkü tuttursam vakitsiz, anam aklıma gelir.Gözlerim yağmur yüklü bulut; kalbim sızılı derviş; sesim titrek bir yaprak olur.
Anam bir köy kadını:Çilekeş, sabirlı…Sekiz can bağışlamış cihana.Dalları gök renginde sekiz çınar ağacı.İkisi toprağın koynunda yatar,doğduğu köyden uzak bir şehir kabristanında.Acısı cehennem.
Okul yüzü görmemiş anam,gün yüzü görmediği gibi.Ama ben onu gecenin bir vakti kurdun kuşun sesi kesilmişken cihandan,bize bir masal çeşmesinden su içirirken anımsarım; dili kıvrak bir ceylan.
Türküsü mayama karışmış anamın. Hüzünlenir söylerim,hasret çeker söylerim iki gözüm iki çeşme.
Anamı bir de sevda hikayesi anlatırken hatırlarım. “Aşk” demek” aşık” demek; vuslatsız sevda demek, çileli yangın demek…Aslı’sı için kendini dağlara vuran Kerem, bizden biri oluverirdi anamın dilinde.Kerem’in çaresiz sevdası işlerdi iliklerimize.
Dünya var olalı beri çirkin ve soğuk,
Erken içeceğimiz bir ilaç gibi.
Tadı dudaklarımızda acımsı, buruk.
Bu saatte gözyaşları, yeminler,
Boş bir tesellidir inandığımız.
duyarlı yüreğin içten seslenişi ne güzel.
Bu şiir ile ilgili 1 tane yorum bulunmakta