Bir cuma
Siyah talebe önlüğüyle idama götürdüler
Salya sümük bir sonbahar sabahıydı
Gördüm
Görmeseydim ne olacaktı
Bilmeseydim sonunu...
Üç kişi vuruyordu
Kalın siyah elleriyle
Uzaktan izlemekten ürktüm
Sustum
Susmasaydım ne olacaktı...
Üç kurşun sesini saydım
Uzun bir yoldu yürüdüm
Ufacık bir beden düştü mıcırın üzerinde
Bir beden daha
Bir tane daha
Ve
Dahaları
Dahaları...
Bir cuma
Koparıp Riyad'an götürdüler sürgüne
Ellerini bağladılar
İstikbalsiz gülümsemeleriyle
İdama götürdüler siyah talebe önlüğüyle
Hava soğuk, üşüyorum
Fitil fitil kan kokuyor
Utanıyorum
Bir hazan yaşanıyor
Gözlerimin önünde
Gözlerimi kapatsam da duyuyorum...
Tanrım!
Bu ne hüzündür
Bu ne izdivaç
Utancından bulutlar bile terk eğliyor gök kubbeden
Tanrı yok burada
Tanrı benim diye haykırıyor
Kırmızı mavi armalı General
Ve
Şehveti gözlerinden dökülüyor
Bir gülümsemesi var ki
Tanrım!
Şeytanı neden yarattın diye sorasın geliyor...
Bir cumaydı
Bir cuma
Minarelerden kıbleye el açanlar toplanıyor
Ve
Bir talebe siyah önlüğüyle
Elleri bağlanmış gözleri açık idama götürülüyor...
Üç yol yürüdüm uzun
Sonunda buldum
Gördüm
Utandım
Ama sustum
Susmasaydım ne olacaktı...
Kayıt Tarihi : 17.4.2006 16:16:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Murat Gevrek](https://www.antoloji.com/i/siir/2006/04/17/bir-cuma.jpg)
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!