Bir Cuma Sabahı Şiiri - Yılmaz Bintepe

Esmer çocuk yine erkenci parkta,
Cennet dahil hayata, böyle kaydırakta.
Eller açık, üşümüş tombul yanaklar,ön dişleri daha dün bıraktı gülümsüyor.
Seviyor da geliyor zahar
Okul kapısının açılması yedi-otuz.

"Büyük sözler aramadan
bulmak seni.
Günlerden cuma,çınar altında bir yudum çay içerken mesela "diyor mavi kapaklı kitabın ön sözü

Zaman; günlerden bugün
Gözü gözüme değdi yanımda
"Yeni otobüs vermişler bugün" diyor kır saçlı,inatçı
Ben benim diyen kelimeler suskun, kulaklar yine yorgun
Camda kırılmış yüzüm.
Sevdi diyorum, aman kır saçlı duymasın
Bir merhaba, bir hoşçakal

Otuzuna varmış Elifçe
Sevmiş,sevilmiş yüreği esmer
Sevmiş diyorum, sevmiş ulan
Gözü alabildiğince yolda Elifçe 'nin
Kırmızı ruju dağılmıştır söyleyen olsa.
Elif,Lam,Mim dönüyor aklında
Sevdim diyor,sevdim

Şafak Adem'den beri söktü, bugün de söktü.
Ayazı gavur, vuruyor da vuruyor.
Beş muradın ilki yeni bitti.
Yine kundağa sarıldı Elif'le başlayan sözler
Bir çivi daha duvara.
Sevdim diyor Elifçe,yüreği esmer
Duyanlar var beş murada bel bağlamışlarda.
Bir açılsa kundak, suda bile görünür, duyulur, su bile konuşur.

Taşköprü üstünde bugün,dünden kalanla.
Bir cuma sabahı
kapının önünde ayna
balçığa sarılmış bir çift pabuç
murada adanmış söz
tükürüğü cama
Camda kırık yansıma,
döngele toprağının gerçeği tuzla buz.