Bir Bıçak Bir İsmail Şiiri - Attila Edri

Attila Edri
76

ŞİİR


0

TAKİPÇİ

Bir Bıçak Bir İsmail

Bir kıyamet, pek yakındır, kopacak!
Bu kıyâmet ki, bu dünyadan değil…
Sen İbrahim’in elindeki bıçak
Bense bıçak altında bir İsmail...

Yokluğun yok olmama alâmettir
Bu alâmet ki, karşısında eğil!
Nice İbrahimler vardır… Yalnız bir
İbrahim vardır ki, o da İsmail…

Meleklerin kanatlarında indi
Gönülleri yangın eyleyen o dil
İbrahimleri yakmayan bu vadi
Birini yaktı ki, o da İsmail…

İbrahimler, İsmailler fâni de
Ebedîdir bu aşk denilen sefil!
Gezdiği gönüller olur harâbe
Ne İbrahim dayanır, ne İsmail…

Attila Edri
Kayıt Tarihi : 12.10.2013 23:20:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.
  • Hikmet Çiftçi
    Hikmet Çiftçi

    GÖNÜL, KÂBE OLSAYDI YIKILDIKÇA YAPILIRDI!..

    Allahu Tealâ buyuruyor:
    “İnsanlar için yeryüzünde kurulan ilk ev Mekke’de bulunan mübarek ve âlemler için bir hidayet kaynağı olan Kâbe’dir” ( Âl -i İmran, 96)

    Nice kıyametler koptu; yüzyıllar, bin yıllar boyunca…
    Hep derler; “her insanın kıyameti öldüğü gündür.”
    Lâkin ölmek, illaki bedene iflas etmek, nefes alıp verememek değildir.
    İllaki ölünecekse, “Yar” uğrunda ölmeden ölmek de var. Öyle ki, bin bir çile çekerek dünyadayken cehennem ateşlerinde yanmak da var.

    O putlar aşk sembolü huriler, melekler olsaydı…
    O putlar, tapınılacak değil, Tanrı sayılacak değil, güzelliklerin sembolü olsaydı…
    Şiir gibi, resim gibi, Tanrılaştırılmadan sadece sanat olsaydı…
    Hz. İbrahim her birini boynuna bir balta asar mıydı?
    Nemrut, öfke ile İbrahim’i mancınıkla ateşlerin ortasına fırlattırır mıydı?

    Ölmeden ölmek değil bu, ölmeden dürmek…
    Cehennem ateşini, sonsuz takvasıyla Rabbinin söndürmesini bekleyen bir İbrahim…
    Cebrail’e, “O’nun (Allah) benim durumumdan haberi yok mu? Sen neden geldin?”
    “Var Ya İbrahim.” O zaman Allah’ın işine karışma. O ne yapacağını bilir.”
    Ve düyevî Cehennemi ateşe “Serin ol. İbrahim’i yakma! Gül baheçesine dön” emriyle ateş İbrahim’i yakmaz.
    İşte aşk ateşi de böyle.
    Yanmak istesen Cehennemi yaşatır, ama yakmaz. Ölmek istesen ölümü tattırır, ama öldürmez.
    Sabır ve takva dolu bir aşkla inanmak…

    Ya İbrahim’in elindeki bıçak?
    Bir rüya üzere, Allah’ın lütf ettiği tek evladını verene, Yaratan’ına adamak…
    Hem büyük bir sabırla ve gönülden inanarak dilemenin, hem de verilen söze sadakatle bağlı kalmanın, kısacası takva sahibi olmanın en güzel örneği.
    Her şeye rağmen denemek belki çok acı verici, ama mükâfaatını görmek Cennetlere değer.

    Ya İsmail’e ne demeli?
    Teslimiyetin, Salih kul olmanın yüceliğine erişmiş bir inanç, iman abidesi…
    “Allah’ın emrinden çıkma. Sana emredileni sükûnetle yerine getir.” metaneti ve teslimiyeti ile Allah’a kurban olma arzusu…

    *
    Aşk, dünyalık mı?
    Hangi gönülde nice kıyametler kopmakta, bilen var mı?
    Sen, İbrahim’in elindeki bıçak gibi keskin…
    Ben, aşkla boynunu bıçağa teslim eden İsmail’im.

    Aşk için boynumuz kıldan ince.
    Aşk ile kes başımı vakti gelince.

    *
    Aşk ile sabır ile…
    Sen varsan ben de varım.
    Sen beden, ben peşindeki gölgenim.
    Beni ben edene kurbanım.
    İbrahim’in yalnızlığı İsmail, İsmail’in varlığı İbrahim…
    Her ikisi de seven, sevilen ve eğilen…
    Her ikisi de canını feda eden…

    *
    'Ey İbrahim! Rü'yana, sadâkat gösterdin! İşte, sana, oğlunun yerine boğazlayacağın kurbanlık! Boğazla onu!' buyruldu.
    İbrahim:
    'Kalk yavrucuğum! Sana, bir fidye indi!' dedi.

    Meleklerin dili.
    Aşk ile yandığına teslimiyetle kavuşmak isteyen İsmail’in yangın yeri yüreği…
    İbrahim’i yakamayan bu vadide “Aşk” uğruna yanan İsmail olduk…

    *
    İbrahimler, İsmailler fani.
    Kul eliyle yapılan ve yıkıldıkça defalarca yapılan “Kâbe” bile dünyevî, fani…
    Ey aşk!..
    Ya sen!..
    Ey insanı mecnun çeviren, girdiği gönlü harabeye, viraneye döndüren sen!
    Nasıl dayanırım, peygamber değilken!

    *
    Güzel bir şiir.
    Gerçekten mecazi anlamlar yüklenerek dile getirilmiş güzel bir “aşk” şiiri.
    Bu aşk, hem dünyevî, hem ilahî…

    Sağlam ve özgün çapraz uyaklı, ahenkli bir şiir.

    Günün şiiri ve şairini kutluyorum.

    Özel bir gün olan (Hem Cuma, hem bayram öncesi Arefe) bu güne de denk düşen anlamlı bir şiir.

    Cumanızı ve Kurban Bayramınızı bütün kalbimle kutluyorum.

    Sevgi ve saygıyla.

    Hikmet Çiftçi
    03 Ekim 2014

    “GERÇEK DOSTLAR BİRLİĞİ”

    Cevap Yaz
  • Tacettin Fidan
    Tacettin Fidan

    Çok güzel şiir. Sanırım, bugünkü ortadoğu vaziyetine muazzam biçimde şifreli bir yorumu var. (...) “Bu kıyâmet ki, bu dünyadan değil…” İnşallah burda kalmaz. Saygı ve selamlarımla kutlarım.

    Cevap Yaz
  • Can Abdullah Yıldırım
    Can Abdullah Yıldırım

    Anlamlı güzel bir şiir okuttun Atilla kardeşim

    Cevap Yaz

TÜM YORUMLAR (3)

Attila Edri